AK Parti Grup Başkanvekili Turan: “Keşan’a omuz vermek için daha çok çalışacağız”

AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu’nu ziyaret etti. Açılmasına çok kısa bir süre kalan 1915 Çanakkale Köprüsü’nün bağlantı yolları anlamında Keşan’a etkisi hakkında konuşan Turan, “Bırakın Keşan’ın bu konuda zayıflamasını, olumlu anlamda etkileneceği kanaatindeyim” dedi.

Saat 12.00 sıralarında Keşan Belediyesi’ne gelen Bülent Turan, Mustafa Helvacıoğlu, Belediye Başkan Yardımcıları Yakup Balcı, Tahir Özçınar, Ali Ünal, Belediye Meclis Üyeleri Sema Kılıç, Müslim Çekiç ile Tarık Uysal, AK Parti Edirne İl Başkan Yardımcıları Mecit Erol ile Hakan Çevikel, AK Parti Keşan İlçe Başkanı Gürcan Kılınç ve Yenimuhacir Belediye Başkanı Mustafa Türker ve AK Parti Çanakkale Gençlik Kolları Başkanı Alperen Uysal ve yönetim kurulu üyeleri ile bir araya geldi. Belediye Başkanlığı makamına geçen Turan ve Helvacıoğlu, burada bir süre konuşma fırsatı buldu. Toplantının ardından basın mensuplarının karşısına geçen Turan soruları yanıtladı.

“Keşan’a omuz vermek için daha çok çalışacağız”

Konuşmasına tarihin en önemli şehirlerinden biri Çanakkale’nin Milletvekili olmaktan gurur duyduğunu belirterek başlayan Bülent Turan, “Çanakkale’mize en yakın bölge ve Trakya’nın bir evladı olarak da Keşan’ımızı da ayrı seviyoruz.” diyerek şu ifadeleri kullandı: “Başkanımın gayret ve motivasyonuna şahidiz. Ankara’da bizi zaman zaman sıkıştıran ve talep eden tarzından büyük keyif alıyoruz. Bugün de bizzat makamında görelim, bize düşen bir var mı değerlendirelim istedik. Kendisi bize ayrıntılı bir sunum yaptı, biz de bize düşen taraflarıyla ilgili notlarımızı aldık. Araç taleplerinden restorasyona kadar bir çok konunun değerlendirmesini yaparak, Keşan’a nasıl katkıda bulunuruz bunları konuştuk. İnşallah Ankara’ya döndüğümüzde, Keşan’a omuz vermek için daha çok çalışacağız.
Keşan bölgenin özel kentlerinden bir tanesi. Ulaşım aksında olması, tarım, sanayi ve turizm potansiyeli sebebiyle özel bir şehir. Keşan’ın büyümesi demek bölgenin komple büyümesi demek. Keşan’da son dönemde AK Parti belediyeciliğinin ve Cumhur İttifakı ile çok büyük işler yapılıyor. Merkezi hükümet ile uyumundan kaynaklı büyük bir sinerji söz konusu. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılına olduğu gibi Keşan’ın da 100. yılına olan hazırlıklılar büyük bir motivasyonla devam ediyor. Ümidimiz devam etmesi. Yatırımların kaldığı yerden heyecanla devam etmesi.”

Keşan 1915 Çanakkale Köprüsü’nden nasıl etkilenecek?

İnşaatı yakın zamanda tamamlanacak olan 195 Çanakkale Köprüsü’nün yeni bağlantı yolları ile birlikte Keşan’ın nasıl etkileneceği hakkında kendisine yöneltilen soruyu, “O köprü bir ilin yada iki ilçenin köprüsü değil, tüm bölgenin ve ülkenin bir köprüsü” diyerek yanıtlayan Turan, köprü tamamlandığında iki ayak arası açıklığa göre dünyanın en uzun köprüsü olacak köprü için şöyle konuştu: “Cumhuriyetimizin 100. yılına vurgu yapan simgesel anlamlarıyla beraber, hedeflenen 2023 metre olarak yapılacak. Kırmızı-beyaz rengi bayrağımıza vurgu yapacak, üzerinde topları olacak. Bunun gibi çok sayıda simgesel özellikleriyle beraber ülkemizin gurur kaynağı olacak.”
Simgesel anlamda büyük önem arz eden köprünün bölgeye etkisi için konuşan Bülent Turan, “Köprümüz iki kıtayı bağlamaktan da öte, büyük bir bölgeyi de etkileyecek. Biliyorsunuz Malkara’dan başlayan yol, Balıkesir’e kadar gidecek. Bu bölgede bırakın bir il veya bir ilçenin zayıflamasını; tam aksine bölgedeki tarımın ihracını, turizmin daha çok kabulünü sağlayacak bir altyapı olacak. Şu an Çanakkale başta olmak üzere bir çok yerde insanlar köprü var diye, ekstra ilgi duymaya başladılar. Daha büyük turizm ve tarım firmaları ilgi duymaya başladı. Özellikle gıda ile ilgili çok daha büyük yatırımlar var, bu yatırımı yapan kişilere neden bu dönemde tercih ettiklerini sorduğumuzda bir çoğu ulaşım engeli kalktığı için geldiklerini söylediler. Çünkü artık rüzgar, yağmur ve vapur endişemiz kalmayacak. Avrupa’dan özellikle Saros başta olmak üzere Troya bölgesi ve Asos hattına turist geleceğini için de firmalar artık daha farklı bakıyorlar. O yüzden bırakın Keşan’ın bu konuda zayıflamasını, olumlu anlamda etkileneceği kanaatindeyim. O köprü Keşan’ın da köprüsü. 18 Mart’ta açmayı hedeflesek de ümit ediyoruz ki Aralık sonu itibariyle biz başkan ile birlikte Asya’dan Avrupa’ya yürüyerek geçmeye başlayacağız. Hedefimiz bu yılın sonunda bitirilmesi ve fiili olarak açılmasıdır.” dedi.

“İtham ve hakaretleriyle bir politika oluşturmaya çalışıyorlar”

Son olarak Taliban’n Afganistan yönetimine girmesi ile birlikte daha da hızlanan göç dalgası ve Türkiye’nin bu konudaki çalışmaları hakkında konuşan Turan, “Türkiye, 100 yıllık kıymetli bir ülke. Ordusu, askeri ve polisi kuvvetli bir ülke. Son dönemde göçmen meselesinin çok farklı siyasi saiklerle değerlendirildiğini düşünüyorum. Biz sınırına hakim olan bir ülkeyiz. Kimin nasıl geldiğini bilen bir ülkeyiz. Yanlış kaçan biri varsa, bunların iadesi için de büyük bir mesai harcayan bir ülkeyiz. Geçen sene 500 bine yakın göçmen geldi. Bizim 20’den fazla göç iade merkezlerimiz var.” derken, şu sözlerle muhalefete yüklendi: “Tabi ki hata ve eksikliler olabilir; ama bunu ulusal bir mesele gibi, ülkenin huzurunu bozacak bir adımmış gibi değerlendirmek doğru değil. Tüm siyasilerden de bu konuda daha sağ duyulu olmalarını tavsiye ediyorum. Türkiye’nin hiçbir milli konusunda, hiçbir sorunu ve temek meselesinde yanında olmayan başta CHP olmak üzere diğer siyasilerin bu konuda da büyük bir istismar politikası izlediklerini düşünüyorum. Biliyorsunuz Mavi Vatan başta olmak üzere, Libya, Suriye ve Azerbaycan gibi temek meselelerimizin hiçbirinde yanımızda olmadılar. Aksine Azerbaycan’daki son gelişmelerde ‘Türkiye’nin orada ne işi var?’ diyecek kadar da ileri giden bir muhalefet anlayışı oldu. Daha ötesinde ‘PYD komşumuz olsun, ne var bunda?’ diyecek kadar ileri giden bir dil kullanıldı. Bunların toplamına baktığımızda biz, göç gibi tüm dünyanın sorunu olarak gördüğümüz meselede muhalefetin yanımızda olmasını da beklemiyoruz zaten. Ama itham ve hakaretleriyle bir politika oluşturmaya çalışıyorlar, bunun da ülkeye zarar olduğunun kanaatindeyim. Kurumlarda eksiklik varsa, insanlarda hatalar olabilir, bunun için uyarması ve yeni politikaların öngörülmesi muhalefetin pek tabi ki görevi; ancak bunu bir siyasi kavgaya, ülkenin ‘karıştırılmasına’, sosyolojik olarak çarpıltılmasına vesile olmasını yanlış buluyorum. Daha soğuk bir akılla yaklaşılmasını tavsiye ediyorum. Kaldı ki son dönemde İran hattı başta olmak üzere, o bölgelerde bir duvar inşaatı ve askerimizin oradaki sayısının artırılması gibi ekstra tedbirler alındı. Göç iade merkezlerinde de hassas bir çalışma söz konusu. Bu konuyla ilgili tüm bakanlıklarımız gereğini yapmaya çalışıyorlar.”