Genel

12 Mart İstiklal Marşının Kabulü ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü kutlandı

12 Mart İstiklal Marşı’nın Kabulü ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü programı dün, Ahmet Yenice Ortaokulu Sevim Yenice Kültür Salonu’nda gerçekleştirildi.
Saat 14.15 sıralarında başlayan program, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın söylenmesi ile başladı.
Programda, günün anlam ve önemiyle ilgili konuşma Yusuf Çapraz Anadolu Lisesi Coğrafya Öğretmeni Melek Dolay tarafından gerçekleştirildi.


Dolay konuşmasında şunlara yer verdi: “Davası bağımsızlık, davası Türklük davası millet olan adam Davasını kalbine mühürleyen ömrünü davasına adayan adam: Mehmet Akif Ersoy. Milletlerin hayatında geleceklerine yön veren önemli olaylar ve abidevi şahsiyetler vardır. Genç nesillerin iyi yetişmeleri, geleceğe güvenle bakabilmeleri, millet bilincini ayakta tutabilmek için bunları hatırlamak gerekir. İşte zor günlerimizin göstergesi, kahramanlık destanımız İstiklal Marşı ve milletimizin sinesinden çıkarak onun acılarını, umutlarını kararlılığını abideleştiren Mehmet Akif… Vatanımızın istila edilmek istendiği ıstırap dolu bir devrin şairi… İstiklal Marşı’nı anlamak için onun hangi şartlarda yazıldığını bilmemiz ve bu çerçevede değerlendirmemiz gerekmektedir. İstiklal Savaşının elemli ve buhranlı günlerindeyiz. İzmir işgal edilmiş, Bursa düşmüş, Afyon kaybedilmiş. Mehmetçik silahsız, yorgun bitkin bir halde. Ancak hiçbir vatanseverin bu işgalleri kabul etmesi düşünülemezdi. Nitekim de öyle olmuştu Anadolu’nun bir çok yerinde istiklal meşalesi çoktan yakılmıştı. Anadolu’daki milli mücadeleye ilk koşanlardan birisi de Mehmet Akif Ersoy olmuştur. Bir bahar günü Ankara’ya varan Mehmet Akif Ersoy, bu vatan da kaybedilirse gidilecek yer kalmaz diyerek halka milli mücadeleyi anlatıyor yüreklere iman ve ümit aşılıyordu. İşte tam da o günlerde, Mehmetçiğin moral ve motivasyonunu yükseltecek bir milli marş yazılması düşüncesi maarif vekaletince yerinde bulunarak bir yarışma tertip edildi. Bu kutsal vazifeyi ifa etmek adına sayısı yedi yüzden fazla şiir maarif vekaletince değerlendirmeye alındı. Ama ne var ki gönderilen şiirlerden hiçbiri istiklal ve milli mücadele ruhunu yansıtmıyordu. Böyle büyük bir güç ve kudreti barındıracak bir şiiri ancak imanıyla, yaşantısıyla Anadolu’nun çektiği ıstırabı hissettirecek, onun için yanıp kavrulan bir kişi yazabilirdi. O kişi göğsündeki sonsuz iman, bitip tükenmek bilmeyen vatan aşkı ve hürriyete olan sonsuz inancıyla ulusun derdiyle dertlenmiş Akif’ten başkası değildi.

Öyle ki: Bedrin aslanları gibi koşuyorken düşman üstüne akın akın askerler Ankara’da tüm yurdun arşına yükseliyordu: ‘Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak’ coşkusu. O marş öyle bir şiirdir ki: şairi bile ölüm döşeğinden ‘Allah bu millete bir daha istiklal marşı yazdırtmasın’ diyerek, haykırmıştır. Bu şiir: İstiklalin ta kendisidir. Ey istiklal şairi Mehmet Akif Ersoy senin mısraların ellerimizde meşale, göklerimizde sancak, onunla yolumuzu aydınlatıp ona doğru koşuyoruz. Örnek kişiliğin, millet sevgin, mücadele azmin ve bağımsızlık aşkın her zaman bizlere rehber olmaya devam edecektir. Bizlere armağan edilen bu eşsiz marşın her kıtasını, her bir dizesini kalbimizin derinliklerinde hissetmeyi sürdüreceğiz. Bu Asımın nesli unutmuyor ne seni ne de senin gibi kahraman ecdadını. Bu duygu ve düşüncelerle; İstiklal Marşımızın kabulünün 102. yıldönümünü kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, İstiklal Marşımızın şairi Mehmet Akif Ersoy’u ve bu destanı bizlere armağan eden tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle, gazilerimizi şükranla anıyoruz.”
Programda daha sonra kompozisyon yarışmasında il birincisi olan Yusuf Çapraz Anadolu Lisesi Öğrencisi Kardelen Güler tarafından “Akif’in sözü, Cumhuriyetin 100’ü” temalı konuşması yapıldı. Program; yapılan konuşmanın ardından, ilkokullar ve ortaokullar arasında düzenlenen İstiklal Marşı’nı ezbere ve güzel okuma yarışmasında 1. olan öğrenciler tarafından İstiklal Marşı okundu. Daha sonra dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.
Programda, Yusuf Çapraz Anadolu Lisesi öğrencileri tarafından hazırlanan oratoryonun sahnelenmesiyle sona erdi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu