Haberler

Online Buluşmalar’ın bu haftaki konuğu Gaytancıoğlu; bölgenin sorunlarına dair soruları cevaplandırdı

CHP Edirne Milletvekili Doç Dr. Okan Gaytancıoğlu ‘Online Buluşmalar”ın bu haftaki konuğu oldu.
Zoom üzerinden gerçekleştirilen ve kesanonline.com’un facebook sayfası üzerinden yapılan canlı yayında Keşanlı basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Gaytancıoğlu, gerek bölge gerekse de ülke siyasetine dair çok önemli açıklamalarda bulundu.

Programdan öne çıkan başlıklar ise, şu şekilde oluştu:

Bircan’ı özledim

Muhalefet partisi olarak çok ciddi sorumluluklarımız var. Yerelde iktidar olmak, bu ülkenin her yerinde izimizin olması gerekiyor. Erdin Bircan’ın yokluğu belli oluyor. Onu arıyorum. Bölgeyi beraber dolaşırdık, tek kalınca sorumluluklarım arttı.

İnsanlarda neşe kalmadı

Eskiden sohbet ederdik. Gelecek kaygısı yoktu, dert yoktu. İnsanlar istediklerin alamasalar da bunlar ulaşılamaz şeyler değildi; şimdi sabit ihtiyaçları bile alamayacak durumca olanlar var. İnsanlarda, bir neşe kalmadı. Huzursuzluk var, mutsuzluklar var. Artık bu mutsuzluklarını birbirilerine aktarıyorlar. 
Halkın desteğini almış 18 yıllık bir iktidar var. Önceden 14 milyon kişiye yoksulluk yardımı verilirken 21 milyona çıktı. Ciddi özelleştirmekler yapıldı biz karşı çıktık, bir roman mahallesinin elektrikleri kesildi çünkü özelleştirildi. Şimdi anlıyoruz ki aslında ne kadar doğru bir siyaset yaptık ve hala da yapıyoruz.

“Aynı yanlışlarla doğruyu bulamayız”

“İktidarın hatalarını ve vatandaşın yaşadıklarını görüyoruz ve söylüyoruz ama iktidarın hoşuna gitmiyor. Ama bunlar gerçekler. Buradan çıkış yok, hep aynı yanlışları yaparak doğruyu bulamazsınız.
Pandemiyle birlikte gördük ki, AKP daha fazla vergilere yüklendi. Kim tüketiyorsa vergiler arttırıldı; ama toplanan vergilerle devletin çarkları dönmüyor.
Herkes asgari ücret almaya başladı, ortalama gelir de bu oldu. Asgari ücretle geçinmek de çok zor. Aynı durum emekli maaşı için de geçerli. Emeklinin gelirini artırmadıktan sonra devletin vergi toplaması bir işe yaramaz. Herkese eşit büyüme yansıması lazım ve bizim istediğimiz toplumsak büyümedir.”

Ülkeyi yönetmemizin zamanı geldi

“Artık insanlar Türkiye mutlu olsun istiyor, bunun için ille de bizim yönetmemize gerek yok, denetim de yaparız; ama bizi ülkeyi yönetme zamanımız geldi. Boş gündemlerle uğraşıyoruz.
Ciddi sorunlar varken, neden biz baroların bölünmesini tartıştık? Neden çıkardık yasayı boşu boşuna? Bir tane baro bölündü mü sonrasında? Bununla vakit harcamak yerine, esnafın sorunlarını, sicil affını ve işsizliği çözebilirdik. En basitinden hayvan halkları yasası var. Bu olurdu. Çiftçinin yapılandırmaları olurdu. Konuşacak ve çözüme kavuşması gereken o kadar çok şey vardı ki..”

“Bir irade var, onu aşamıyoruz”

Ama bir irade var, bunu aşamıyoruz İktidar partisi milletvekilleri de bunu görmüyor mu? Onlar etkilenmiyor mu? Elbette ki görüyorlar ve etkileniyorlar; ama ya doğruları söylemiyorlar, ya da kaçıyorlar.
Biz CHP olarak diyoruz ki, sorun mu var getirin hemen konuşalım.  İyi bir şeyler yapalım, bunun mutluluğunu yaşayalım. O mutluluk başka bir şey. Yapılan iyi bir şeyi engellemek gibi bir niyetimiz de yok, bunu engellemeye gücümüz zaten yok, zaten sayımız 139.

Türkiye’de internet

Ulaştırma Bakanımıza Türkiye’deki internet ile ilgili soru sordum. İnternet bağlantı hızımız düşük. Bulgaristan bile bizi iki katımız. Avrupa’nın çok gerisindeyiz ve çok fazla da internet kullanıcımız var. Genç nüfusumuz çok fazla, ve internet kullanan bir nesil. Hepsi bir yana, günlük kullanımı geçelim okullar kapalı. EBA üzerinden uzaktan eğitim sürdürülmeye çalışıyor. Birçok köyde ve şehirde, çocukların derslerini takip edemediklerini biliyoruz. Bunun örneklerini çoğaltabiliriz.
Tüm bu yaşananların en büyük sebebi, kaynakların doğru dürüst kullanılmamış olması, eğer Türkiye kaynaklarını ciddi anlamda kullanılsaydı sorun olmazdı. Yatırımlar tamamen zayıf ve eksik.
Bunu ne zaman dile getirsek, çok ciddi polemikler yapıldı bakan tarafından. Sanki AKP milletvekiliymiş gibi siyaset yaptı. Bu olacak şey değil. En son yine sayın bakan, Hızlı Tren görüşmeleri için geldiği Uzunköprü’de ihalenin yapılacağını söyledi, ne zaman yapılacağı sorduk; ama cevap alamadık samimiyet gerekli.

Çanakkale Köprüsü

“Ciddi bütçe yönetimi gerekli, ama Türkiye’de geçilmeyen köprüler var kullanılamayan havaalanları var. Çanakkale Köprüsü yapılıyor mesela; Keşan için son derece önemi.
Çanakkale istikametine en yoğun günde o da Kurban Bayramı’nda bir günde 6 bin geçiş olmuş. Peki neden 12 bin geçiş üzerinden garanti veriliyor. Devletin ve vatandaşın bütçesi neden boş yere harcanıyor?”

OSB’nin destekçisiyiz

“İhtisas OSB konusunda yapıcı bir yöntemle ilerledik. OSB için tam desteğiz. Bir an önce biter umarım çünkü Keşan tam bir çekim merkezi olacak. Çanakkale Köprüsü’nün yapılmasıyla birlikte deniz yolu bağlantısı olacak. Demiryolu bağlantısı yakın yerlerinden geçecek. Yani karayolu zaten İstanbul’a en yakın bide yurt dışı bağlantıları olacak. Biz sonuna kadar destekliyoruz. Birlikte durarak çok güzel bir örnek sergilerdik; ama iktidarın burada ‘Her şeyi biz yapıyoruz’ diye ileri sürmesi yanlış. İyi bir konsensus örneği olduk.
Yapılacak yeri çok önemliydi. Mera bölgesi olması sebebiyle görüşmeler gerçekleşti. Buna da CHP engelliyor dediler . Yani her şeyi CHP engelliyor diye düşünmeyelim. CHP hiçbir şeyi engellemez. Doğru olmayan şeyleri biz elimizden geldiğince engelleriz.

Çok samimiyetsizler!”

“İktidar her şeyi biliyor ve çok samimiyetsizler. Yanlış yapıyorlar.  Bu şeker fabrikalarının özelleştirilmesine de böyleydi. Her gün gümrük vergilerini sıfırlıyorlar. Her şeyi ithalatla çözmeye çalışıyorlar. Türkiye tarım ülkesi. Buğday ithal ediyoruz.  Korucu köy barajının projesi hazır ama nedense bir çivi çakılmış. Para kazanabileceğimiz yatırımları neden yapmaz? Hamzadere barajını dolaştım, bilgi aldım. Ciddi anlamda işlemlerini bitirmiş ama yine tamamlanması için ciddi bir kaynağa ihtiyaç var. Yani şimdi 8 tane uçağı görünce devletteki israfı görünce inanın çok üzülüyorum. Türkiye deki bütün bakanlıklarda bulunan 130 bin tane kamuya ait araç var. Meriç nehri gibi bir niyetimiz var. Oradan su basarsınız, o dolduğu zaman 100 bin dekar alanı sularsınız. Birdenbire orada buğdaydan 300 kilogram verim alırken 700- 800 kilogramlara çıkarsınız. Mısır tarımı yaparsanız, çiftçinin geliri artar. Attıktan insanlar İstanbul’dan Çorlu’dan geri gelir. İnsanlar tarımdan para kazanırsa ne işi var Çerkezköy’de, Çorlu’da İstanbul’da.  Asgari ücretli orada çalışacaklarına gelirler,  köylerinde yatırım yaparlar gitmezler ama su olursa bunlar gerçekleşecek.”

Tarım Bakanlığı’nın bütçesi artırılmıyor

“Diyanet İşleri Başkanlığı olsun, diğer mevkiler olsun hepsinin bütçesi artıyor; ama Tarım Bakanlığı’nın bütçesi niye artırılmıyor? Ben bunu bizzat Tarım Bakanı’nın kendisine sordum. Maliye Bakanı’nın vermediğini söyledi. Nasıl verilmiyor? Masaya yumruğunu vurup alamıyor musun? 230 milyar lira açık var, 10 milyar daha olsun. 2 senedir aynı 22 milyar bütçesi var. İktidar da bunu biliyor aslında ve çok samimiyetsizler.”

Üretebileceğimiz ürünlerin ithalatını yapmayacağız

“Henüz bizim çeltiğimiz kurutmadayken, son anda ithalat kararnamesi çıktı. Bu acele niye? Nisan’da yapılsın. İlk önce bizim çiftçimiz satsın, sonra alalım yine. Bunun yanında gümrük vergilerinde indirimleri de yapılıyor. Bizim zamanımızda. Türkiye’nin üretebileceği ürünleri ithal etmeyeceğiz. Nohut, fasulye, buğday almayacağız.
Türkiye’nin daha ciddi tarım politikasına ihtiyacı var.”

Keşan- Enez karayolu için bütçe ayrılmadı

“Rahmetli Erdin Bircan hep soruydu ben de hep soruyorum. Geçen sene 2021’de tamamlanacak dediler hala tamamlanmıyor. Meclis plan bütçe komisyonunda da tekrar sordum. Bu yol her türlü Keşan ve Enez’e katkı sağlayacak, bir geçici gümrük sahası kurulması da gündemde; ama önce kara yolu bitmesi lazım. Enez yoluyla ilgili, herhangi bir bütçe ayrılmadığını söylediler bana. Orada bir kaza olması ve bir yaralının olmasının sorumlusu iktidardır. Bahane olarak arazi toplulaştırması olduğunu söylüyorlar. Topu taca atmak bu. Para bulan ve bulmak isteyen bir iktidar buna bahane bulamaz. Bunun takipçisi olacağım.”

Mecidiye taş ocakları

“Mecidiye’de mevcut taş ocaklarının ruhsatları bitince yenilenmeyecek denmişti. Bunu bizzat Veysel Eroğlu söylemişti. Yeni bakana dedim ki devlette devamlılık vardır. Daha önceki bakanımız böyle söylüyordu, şimdi duyuyoruz. Mecidiye deki yeni ocaklara ruhsat vermiyorsunuz,  iyi ama mevcut ocakların ruhsatlarını yenilediniz bir de kapasitelerini artırdınız.  Hani devlette devamlılık vardı? Siz samimi değilsiniz dedim. Her fırsatta inanın bunun da takipçisi olacağım ama maalesef Türkiye’de en az işleyen sektör, adalet, yargı. Yine başka bir çevre sorunu olan doğalgaz limanıyla ilgili olduğu gibi bir cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle maalesef meclis ve dev yargı sistemi de baypass ediliyor.”

FRSU Limanı: “Öztunç’u davet ettim”

“Sayın genel başkanımızın FRSU limanı ile ilgili bilgisi var. Hatta bizim doğa ve insan haklarından sorumlu genel başkan yardımcımız Ali Öztunç‘u davet ettim. Gelecekti ama biliyorsun Elâzığ’da deprem oldu gelemedi. Geçen kent konseyi başkanımız Hasan Karagöz ve Bülent Kaçar birkaç açıklamalarda bulundular. Bizde parti olarak destek verdik.  İkinci bilirkişi raporu açıklandı ama yürütmeyi durdurma kararı halen çıkmadı. Ali Öztürk ve çok sayıda milletvekili arkadaşım gelmek istiyor. Bilirkişi raporunda 14 tane bilim uzmanı olumsuz dedi. Böyle bir rapor çıktı sonra ikinci keşfe gittik. Sizlerden de birçok arkadaşımız oradaydı. Yani dosyalar verildi ve bilim adamları raporlarını yazsın diye beklendi. 10 Ocak’a kadar süre vardı. Greyderler çalışmaya başladı. Yani bu çok yanlış bir şey. Sayın genel başkan yardımcımız Ali Öztürk‘ü buraya getireceğiz. Büyük bir çıkarma yapacağız ama tabii biz şunu istiyoruz, yargının bu sürece müdahil, yargı kararlarına da hükümetin uyması gerektiğini istiyoruz. Çünkü ben o ikinci keşifte özellikle BOTAŞ yetkililerine şunu söyledim, yani FSRU gemileri zaten İskenderun’da çalışıyor. Yani buradaki limanın kapasitesini artırın. Yani siz yılda bir, iki gemi gelecek diyorsunuz ama biz hiç öyle sanmıyoruz. Çünkü Katar’la yapılan bir anlaşma var. Karşı çıkmamıza rağmen doğa katlediliyor. CHP olarak elimizden gelen her şeyi yapacağız.”

Erken seçim: “Başkanlık sistemine karşı bir destek yok”

“Türkiye’ de seçimler genelde zamanında yapılmaz. Muhalefet her zaman erken yapılmasını ister bu doğaldır; ama Türkiye’nin ticaret açıkları var. Mülteciler, pandemi sorunları, bunlar ülkemizi zora soktu. Hükümetin artık ülkeyi yönetemediğini kaypak bulmadığını görüyoruz.
Türkiye, 2018’de tek adam rejimine geçti erken seçim için de artık Cumhurbaşkanı’nın istemesi gerek 45 gün içinde seçime giderebiliriz o isterse. Beki MHP’nin ittifakı bozmasıyla küçük bir ihtimal de olsa mümkün olabilir.. Başkanlık sistemine karşı bir destek yok. Her geçen gün de azalıyor, kanser tedavisi olması gereken hastaya aspirin veriyor hükümet. Onun için de erken seçim gerçekten zorunludur diyorum. Yani bu iktidarı artık çok yıprandı ve uluslararası piyasalarda bir güvenilirliği yok.”

Muharrem İnce: “Gemide kalmak doğru olandır”

“Kendisi partimizde Cumhurbaşkanlığı adayı olarak onurlandırıldı ve sonrasında bir hareket başlattı. CHP büyük bir parti, daha önce birçok arkadaşımız da bunu yaptı. Baba ocağından ayrılıp da başaralı olanını ben görmedim. Sağduyulu davranıp, ileriki günlerde partinin içinde kalacağını düşünüyorum. Beldelere kadar inip seçimlere gitmek, bunlar kolay şeyler değil. Yolu açık olsun. Bir şey diyemeyiz ama bizden kimsenin gideceğini düşünüyorum. Giden de hata yapar gemide kalmak doğru olandır.”

Gençler ve CHP

“Z kuşağını en iyi yakalayan parti biziz gençler CHP’ye oy veriyorlar. Partinin tabanı için hep yaşlı derler ama öyle değil, gençler internet kullanıyorlar; öte yandan gençler körü körüne bağlı değiller. Gençler kandırılacak insanlar değil, ciddi araştırma içindeler. Ne istediklerini biliyorlar ve kendi doğruları var. Partimiz de bunun için de gençlikten sorumlu genel başkan yardımcılığı oluşturdu. Sürekli onları takip ediyoruz. Onlar hatırlanmak istiyor. Gençler Türkiye’de yaşamak istemiyor kavga içinde yaşamak istemiyor. Bunun bir çok örneği var. Kovit-19 aşısını bulan Uğur Şahin ve Özlem Türec de, Aziz Sancar da böyle. Beyin göçü var.
Öğrencilerin kredi borçlarını bile silmeyen hafifletmeyen bir iktidar var; bunu da gençler görüyor. Seçim zamanı 10 gb internet ile onları kandırmıyoruz. Sağlıklı politikalar öngörüyoruz.

Aşı ve sağlık

“Aşı olmadım ama olacağım sıramı bekliyorum. Her türlü özelleştiremeye rağmen çalışan devlet hastanelerimiz var; ama İpsala’ya gidin bakın çok güzel hastane var içinde doktor var yok Enez, Havza , Meriç de böyle. Keşan’da 1 ambulans var. Türkiye pandemi sürecini iyi yönetemedi. Bakın bugün yine bir kararnameyle genel sağlık sigortası süresi bir yıl uzatıldı. Hani AK Parti sağlık sistemini çok güzel dizayn ediyordu?  Enez’e tatile gitseniz orda kalp spazmı geçirseniniz yandınız. Bereket ki oraya gidenler kendilerine çok iyi bakıyorlar. Bunun yanında ASM’ler güçlendirilsin istiyoruz.”

Lokantalara HES Kodu ile girilsin

“Lokantalarda HES Kodu ile girilmeli, her türlü önem alınırsa oyun kâğıdı bile dağıtılabilir. Esnafın borçlarını silemiyorsanız, inşaları açlığa mahkum ediyorsunuz demektir. Destek olun. Cumartesi ve Pazar günleri tekel bayileri kapalı mesela. Neden? Sadece hafta sonu mu geziyor bu korona?
Bilim kurulunu bilim kurulu olmaya davet ediyoruz. Enez’de vaka sıfır, bu bir çok yerde de böyle. Buraları ayrıca yetkilendirilmeli ve hayat kademe kademe normale döndürülmelidir.”

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu