Genel

İstiklal Marşı’nın Kabulü ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü programı gerçekleştirildi

Keşan Lisesi öğretmen ve öğrencileri tarafından hazırlanan İstiklal Marşı’nın Kabulü ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü programı Ahmet Yenice Ortaokulu Sevim Yenice Kültür Salonu’nda gerçekleştirildi.


Programa; Keşan Kaymakamı Cemalettin Yılmaz, 4.Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Mustafa Özay, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Sesli, Keşan Belediyesi Başkan Yardımcısı Nuran Uslu, Keşan İlçe Emniyet Müdürü Mehmet Tekin, Keşan İlçe Milli Eğitim Müdürü İlhan Saz, siyasi parti temsilcileri, okul müdürleri, kamu, kurum ve kuruluşların temsilcileri ile öğrenciler katıldı.


Program; saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Programda, günün anlam ve önemiyle ilgili konuşma Keşan Lisesi Tarih Öğretmeni Serhat Ozan Göçer tarafından yapıldı.
Konuşmasına, “Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak, Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak. O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak, O benimdir, o benim milletimindir ancak.” diyerek, başlayan Göçer, şunları söyledi: “İlham kaynağı yurdun düşman işgaline uğradığı felaket günleridir İstiklal Marşı’nı. İstiklal Marşı’nı anlayabilmek ve kavrayabilmek için, o günleri ve Mehmet Akif’i çok iyi bilmek, onun tüm hatlarıyla benliğinde muhafaza ettiği, ‘milli mücadele ruhunu’ hissetmek şarttır. Osmanlı Devleti, 30 Ekim 1918’de imzaladığı Mondros Ateşkes antlaşmasıyla 1.Dünya Savaşı’ndan çekilmiştir.

Mondros Ateşkes Antlaşması, Anadolu’yu işgale açık hale getirmiş. İngiliz, Fransız, İtalyan, Yunanlılar tarafından Anadolu işgale uğrarken, Samsun’a 19 Mayıs 1919’da ayak basan Mustafa Kemal, kurtuluş mücadelesinin ilk ateşini yakmıştır. Havza, Amasya, Erzurum, Sivas genelge ve kongrelerini TBMM’nin açılması izlemiş ve düzenli ordu kurularak düşmanı Anadolu’dan atmak için en şanlı mücadelemiz Kurtuluş Savaşımız başlamıştır. Anadolu’nun işgal altında bulunduğu kurtuluş mücadelemizi verdiğimiz günlerde, halkın heyecanını sürekli tutmak ve vatan, millet sevgisini vurgulamak için milli marş yazılması fikri ortaya atıldı. Bunun üzerine memleketin ve milletin genel durumunu yansıtacak milli marş belirlenmesi için Milli Eğitim Bakanlığınca ödülü 500 TL olan bir yarışma düzenlendi. Yarışmaya katılanlardan istenen, Kurtuluş Savaşının anlamını ve milletin bağımsızlık isteğini dile getirecek bir marş yazmalarıydı. Yarışmaya 724 şiir katıldı. Ancak hiçbir şiir milli duygular ifade etmek için yeterli bulunmamıştı. Bunun üzerine Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi (Tanrıöver), yakın arkadaşı ve dönemin ünlü şairi, Burdur milletvekili Mehmet Akif Ersoy’dan İstiklal Marşı’nı yazması için özel bir istekte bulundu.


‘Çünkü Hamdullah Suphi Bey’e göre böyle bir şiiri ancak,
Şu Boğaz Harbi nedir? Var mı dünyada eşi?
En kesif orduların yükleniyor dördü besi,
Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya
Kaç donanmayla sanılmış ufacık bir karaya.’ dizeleriyle başlayıp Çanakkale Savaşlarını anlatmakla kalmayıp adeta destanlaştırmış Mehmet Akif’ten başkası yazamazdı. Mehmet Akif, böylesi bir marşı para için yazmayı kabul etmediğinden söz konusu yarışmaya katılmamıştı. Ona göre böyle bir milli görevin bedeli olmamalıydı. Nihayetinde Hamdullah Suphi Bey, Mehmet Akif’in çekincelerini gidermeyi başardı ve onu marşı yazmak konusunda ikna etti. Ankara’daki Taceddin Dergahı’nda yazdığı ve İstiklal Harbi’ni verecek olan Türk Ordusu’na hitap ettiği şiirini yarışmaya koymuştur. Mehmet Akif’in kahraman ordumuza ithafıyla başlayan şiiri, mecliste dönemin Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi Tanrıöver tarafından ilk kez okunmuş, Büyük Millet Meclisinin 12 Mart 1921 tarihli oturumunda yani İkinci İnönü Savaşının hemen öncesinde, oy çokluğuyla milli marş olarak kabul edilmiştir.


Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Marşı’nda Türk ulusunun neden savaştığını, neye inandığını açık bir şekilde anlatmıştır. Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Marşı’nın güftesini, şiirlerini topladığı Safahat’a dahil etmemiş ve istiklal Marşı’nın Türk Milleti’nin eseri olduğunu beyan etmiştir. İstiklal Marşı hem Türk uslunu hem milli mücadeleyi hem de Mustafa Kemal’i mükemmel bir surette anlatan bir destan hüviyetindedir. Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, aziz şehitlerimiz ve vatan ile ulus sevgisinin, bağımsızlık ve hürriyet aşkının en veciz ve en seçkin ifadesi olan İstiklal Marşı’nı bize hediye olarak sunan milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u saygıyla anıyor ve şükranlarımı sunuyorum. Allah, bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.”


Program; yapılan konuşmanın ardından, ilkokullar ve ortaokullar arasında düzenlenen İstiklal Marşı’nı ezbere ve güzel okuma yarışmasında 1. olan Rasim Ergene İlkokulu öğrencisi Öykü Vardarellli ve Yekta Baydar Ortaokulu öğrencisi Tanem Balaban’ın İstiklal Marşı’nı okundu. Daha sonra liseler arası düzenlenen yarışmada 1. olan Yusuf Çapraz Anadolu Lisesi öğrencisi Kadriye Adanır, “Çanakkale Şehitlerine” şiirini okudu.


Ödül töreni…
Programda, yarışmalarda dereceye giren öğrencilere ödülleri takdim edildi. Program, Keşan Lisesi
öğretmen ve öğrencileri ile müzik öğretmenleri tarafından hazırlanan “İstiklal Destanı” isimli oratoryonun sunumu ile devam etti. Oratorya gösteriminin sonunda öğrenciler tarafından sahnede Türk bayrağı açıldı.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu