Erikli suyunda hararet dinmiyor!

Keşan Belediyesi’nin Kasım Ayı toplantısının 2. Oturumuna yine Erikli’ye getirilen su damgasını vurdu. Karşılıklı konuşmalarla ile oldukça gergin geçen toplantıda Başkan Mustafa Helvacıoğlu “15 Temmuz’dan önce gelmez dediniz, 6 ayda su getirdik. Kendi belediyenize çamur atıyorsunuz” derken; tartışmalara konu sebep dilekçelere gerçek cevap verilmediğini savunan CHP’li Feridun Tümer: “Başka bir projeyi mi anlatıyorsunuz? Doğruları anlatın” dedi.

Keşan Belediye Meclisi’nin Ekim ayı toplantısında, Keşan Belediyesi tarafından Erikli sahiline su getirmek için yapılan projede Yayla sahiline de hat döşenmesi ve bağlantı bedellerinin sadece Erikli sakinlerinden talep edilmesi hakkında 14 vatandaşın verdiği dilekçe gündem olmuş, bir önceki meclis toplantısında konu mecliste gerginlik yaşanmasına sebep olmuştu.

Erikli sakinlerinin dilekçesi mecliste gündem oldu: “Parası Erikli sakinlerinden toplanan su neden Yayla’ya verildi?”
Geçtiğimiz ayki yüksek tansiyonlu toplantıda, konu hakkında konuşan CHP’li Feridun Tümer, ” Biz krediyi Yayla’ya vana bırakılsın ve Erikli’ye su getirilsin diye verdik. Bundan haberimiz yok, sizin de yok” derken, Başkan Mustafa Helvacıoğlu, “Bir dahaki ay hepsine cevap vereceğim. Keşan’ın parasını çarçur etmeyeceğim.” demişti. Mustafa Helvacıoğlu’nun cevap vermek üzere bir sonraki meclis toplantısını işaret etmesi üzerine, gözler bugünkü meclis toplantısına çevrildi.
Meclisin gündem maddelerinin görüşülmesinin ardından Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu, dilekçeler hakkında konuştu.

“Sorunun içinde siyasi kaygı varsa başka bir tablo ortaya konulmaya çalışılıyor”
Hazırlanan metinle uzun bir konuşma yapan Başkan Helvacıoğlu, şu ifadeleri kaydetti: “Bakın arkadaşlar; bizi sorgulayan, soru soran, ne yapıyorsunuz diyen herkese her şeyi, en ayrıntısıyla açıklayabiliriz. Çünkü biliyoruz ki; biz Keşan halkına 30 yıl sonra umut olduk. Fakat eleştirilerin de olumlu ve yapıcı olmasını bekleriz. Sorulan sorular; yeter ki vicdani göz ile, Keşan’ın yararına olacak bir anlayış ile sorulsun. Son tahlilde sorulan soruda da mantık ararız. Soruyu yönelten kişi ya da kişiler araştırma yapmış mı, teknik açıdan herhangi bir yetkilimiz ile görüşmüş mü? bunu sorgularız. Aksi halde hiç kusura bakmayın, sorunun içinde siyasi kaygı varsa başka bir tablo ortaya konulmaya çalışılıyor deriz. Bakın arkadaşlar; Türkiye’ye örnek bir altyapı çalışması yapıyoruz. Şu anki toplam yatırım tutarı 52 milyon TL’nin üzerinde. 6 ayda yapılamaz denileni yaptık ve Erikli’de hep beraber tarih yazdık. Bu başarı hepimizin. Bu başarıya bu meclis çatısı altında imza atıldı. Şimdi görüyorum ki; beraber yaptığımız bu işin arkasında durmuyorsunuz. Siyasi prim yapmaya çalışıyorsunuz. Anlıyorum ki; başkaları tarafından hazırlanmış teknik metinlere inanıyorsunuz. Fakat biz bu önemli çalışmaların, basitleştirilmesini asla kabul edemeyiz. Şimdi isterseniz, soru cevap şeklinde gidelim; ilk sorunuzda ne diyorsunuz “İş teliminden sonra 4. gün iş artışı yaptınız diyorsunuz 3 adet kuyu açtınız, müteahhide menfaat sağladınız diyorsunuz. Sorunuzu şöyle cevaplayayım; bakın kıymetli millet ittifakı; ihalenin içinde 400 metre kuyu açılması zaten var. Kuyu açılması işi, ihale teklifinde sizin dediğiniz gibi adet olarak değil metraj olarak yazar. Bunu biliniz lütfen. Bu işe başladığımızda, en çabuk ve en kolay yapılacak iş kuyu açmaktır. Biz de ihale kapsamında önce kuyu açma işine giriştik. Yine ihale kapsamındaki gibi; ikisi de 230 metre olmak üzere iki adet kuyu açtık. Fakat yaptığımız ölçümlerde projede belirtilen debi oranına ulaşılamadı.”

“Firma bir kuyudan yaklaşık 360 bin TL zarar etti”
“Daha açık izah edeyim; Erikli’nin ihtiyacı olan 90 lt/saniye debiyi yakalayabilmek için bir kuyu daha açma ihtiyacı doğdu. Yani projeye sonradan ilave edilmiş bir şey yok. İddia ettiğiniz gibi; yer tesliminden 4 gün sonra iş artışı diye bir şey de yok. Hedefe ulaşmak için projenin içinde gelişmeler olacak tabi. Kısacası; açılan iki kuyu gerekli debi oranını sağlamayınca 3. bir kuyu açılma ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Sorunuzun devamında diyorsunuz ki; “yüklenici müteahhide menfaat sağlıyorsunuz” bakın; müteahhit benim babamın oğlu değil. Olsa da ben kimseye menfaat sağlamam. Allah boğazımızdan bir kuruş haram geçirtmesin, kimseye de geçirtmem. Diyorsunuz ya; “müteahhide menfaat sağlıyorsunuz” diye. Bakın ben şimdi size bu işin biraz da maliyet kısmından bahsedeyim. Bir kuyunun üzerine yapacağımız kuyu binasının maliyeti 450 bin TL. Yüklenici firma birim fiyat teklif cetvelinde bu bina için 90 bin tl fiyat vermiş. Aslında müteahhit burada zarar ediyor. 450 bin TL’lik işe 90 bin TL fiyat vermiş. Firmaya 3 tane kuyu açtırttık. Firma bir kuyudan yaklaşık 360 bin TL zarar etti. dedi ki bize “batarım” dedik “olmaz yapacaksın” . Arkadaşlar sağ olsun öyle güzel hazırlamışlar ki şartnameyi. Müteahhit 1 milyon TL’nin üzerinde zarar etti. Nasıl menfaat sağlamışız bilmiyorum?”
“Kendi belediyenize çamur atıyorsunuz”
“Bir diğer sorunuzda diyorsunuz ki; su boruları döşenirken 400 metre ile geçilecek yeri 2 bin metre boru ile geçmişsiniz. güzergâh değişikliği yapmışsınız diyorsunuz. Değerli millet ittifakı; bu kadar büyük bir çalışmayı daha önce hiç yapmadığınız için bilmiyor olabilirsiniz. Elinize tutuşturulan ve tutarsız bir şekilde hazırlanan o teknik belgeye değil de bize sorsaydınız zaten anlatırdık. Bakın; kazı çalışmaları sırasında güzergâh değişiklikleri olabilir. Bunlar işin doğasında var. Güzergah değişikliği olmasının birinci nedeni; projede mevcut yolun dar olması sebebiyle, kato denilen aracın, orman ve tarım arazilerine zarar verecek olması. İkinci nedeni ise; işletme aşamasında meydana gelebilecek arızalarda kolay müdahale edebilmek adına güzergah değişikliği yapılabilir. Coğrafi şartlar, hava şartları, önünüze bir ağaç çıkar. yolu değiştirirsiniz. Bunlar işin doğasında var. Sorunuzun devamında diyorsunuz ki; “o bölgede boru metrajı arttı” . Arkadaşlar hayır sizin söylediğiniz gibi o yerde boru metrajı artmadı aksine 127 metre kısaldı. Projede bu hattın olduğundan haberiniz bile yok. Ey millet ittifakı; biz birlikte imza atmadık mı? Birlikte karar almadık mı? Siz haberiniz olmayan bir konuya nasıl onay verdiniz? bakın; güzergah değişikliği konusunda kadastrodan alternatif yol ürettik. Köy içinden geçen bazı noktalarda anlık güzergâh değişiklikleri de yapıldı. Allah aşkına keyiften geçer miyiz başka bir güzergahtan?“yok neden oradan geçtin” “yok niye yandan geçtin” arkadaşlar lütfen bırakın bu işleri. Önce bir sorun. Bu değişiklikler ve iş artışlarıişin doğasında var. Köy içinden geçseydik arada 70 bin tl fark olurdu. Ama iş uzayacak, köy içindeki alt yapı, üst yapı bozulacak ve zarar görecekti. Asfaltı, kilit taşı ve bir çok dolaylı maliyet artacaktı. Lütfen bölgenin gelişimi adına yapılan olumlu işleri alkışlamayı, o işin yanında olmayı öğrenin. Kendi belediyenize çamur atıyorsunuz, üzülüyoruz. Bakın; biz bu işleri en ince ayrıntına kadar planlıyoruz.”
Kuyuların üzerini beton mu prefabrik mi kapatalım konunda bile hassas bir planlama yapıyoruz. Beton yapıya göre prefabrik yaparsak; 1.si hem iş daha çabuk yürüyor, zamandan kazanıyoruz. 2.si hem de beton yapı gibi ziyan olmuyor. Bu kuyu kapandığı zaman prefabriği başka yere taşıyıp ileride kullanabiliyoruz. İşin zaman, fayda, maliyet ve tasarruf kısımlarını ortak planlıyoruz. O yüzden diyoruz ya; gelip takip edin, sorun öğrenin. Bu yüzden bu meclistesiniz. Öğrenmek yerine kolay yolu seçip, “firmaya menfaat mi sağladınız?” diyorsunuz. Bakın bu işleri hiç yapmadığınız için bilmemenizi doğal karşılarız. Ama 6 ayda bu işi bitiriyoruz. Bir tane belediye gösterin bu ölçekteki bir çalışmayı altı ayda bitirmiş olsun. Bakın dostlar; başka bir konuya geleceğim.

İpler video gösterimi ile gerildi
“Bu işe ilk bakışta onay vermediğiniz” sözleriyle Erikli’ye su getirme sürecinde söylendiğini beyan ederek CHP Grup Sözcüsü Feridun Tümer’in konuşmasını içeren videoyu gösterdi. Video gösteriminden önce duruma itiraz eden Tümer, “Ne yapıyorsunuz siz? Bunu Erikli’de de kopyala yapıştır ile yaptınız. Sonunda bu meclis buraya kredi verdi” derken Tümer’in sözleri üzerine Helvacıoğlu, “Benim stilim bu. Ben cevap veriyorum, siz çamuru örtmek istiyorsunuz. Bakın oradaki Feridun Bey ne diyor?” dedi ve video kaydı yürütüldü.

“O yılın 15 Temmuz’u değil bu!”
Özetle Tümer’in “Bunlar hızlı hareket edilecek işler değil. Şimdi onaylansa bürokrasi Nisan ayında yetişecek Temmuz’un 15’inden önce su gelmez .” sözlerini içeren videonun gösteriminin ardından mecliste tansiyon tırmandı.
Meclis tarafından izlenilen video tarihine itiraz eden Tümer, “O yılın 15 Temmuz’u değil bu. Yalan atıyorsunuz.” sözleriyle çıkış yaptı, aynı anda CHP’li meclis üyeleri de tepkilerini masalara vurarak gösterdi.
Video arkasından konuşan Mustafa Helvacıoğlu ise “Zamanında bu işe onay verseydiniz, bu telaş olmazdı. Daha maliyetsiz ve telaşsız bir şekilde bu işi çok önceden bitirecektik. Geç onay vermeniz nedeniyle hem fiyat farkı oluştu hem de halkın cebinden ne kadar para çıktığını paylaştık” dedi.

“Erikli’ye biz bu yükü yüklemedik”
Helvacıoğlu ve Tümer arasındaki diyalog ikilinin üst üste konuşması şeklinde devam ettiği sıralarda Helvacıoğlu şu ifadelerle konuşmasına devam etti: “Madem Erikli’deki karşıt halkla çok sık bir aradasınız, neden onlara maliyetin 27 milyon lira olmadığını anlatmıyorsunuz? Bazı grup kardeşlerimiz hala 27 milyon biliyor. 52 milyonu geçti. Yayla’ya hat bırakıldığını söylüyorsunuz. Evet Yayla’ya hat bıraktık, projenin içinde. Sadece yarınlarda su lazım olursa diye hattı bıraktık. Erikli’nin günahı neydi dedik 3 bin 700 aboneden 6 bin 625 lira olarak paranın zaten yarısını alıyoruz. Varsayalım Erikli’nin suya ihtiyacı yoktu, Erikli’ye 52 milyon masraf yapacak mıydık? Yapmayacaktık. Demek ki 25 milyon alıyoruz Erikli’nden ve yarısını da belediye ödüyor. Erikli’ye biz bu yükü yüklemedik. Bunu neden söylemiyorsunuz?”

Helvacıoğlu’nun konuşması sırasında Tümer “Başka bir projeyi mi anlatıyorsunuz? O sayı öyle değil, plan bütçe 5 bin 700 kişiye bölünecek. Doğruları anlatın.” diyerek müdahale ederken, bu sözlere “Karşılıklı konuşmayalım, meclis üslubuna göre gidelim. Sohbeti dağıtmak için kocuşuyorsun. Lafın üstüne laf getirip, karambole gelsin istiyorsun. Ben bunu başka platformda da anlatırım. Benim sözümü kesemezsiniz.” şeklinde karşılık veren Helvacıoğlu’nun sözlerinin bölünmesini eleştiren AK Parti Grup Sözcüsü Nehir Gergin de “Ben de konuşayım, herkes anlatsın derdini. Hiçbir şey anlamadık şu an.” diyerek araya girdi.

Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu ve CHP sıraları arasında karşılıklı konuşmalar cereyan etmeye bir süre daha devam ederken, Helvacıoğlu son olarak meclis toplantısında gerekli cevabı verdiğini ve devamının da özel bir program ile geleceğini söyledi. “Konuşturtmamak ve sırf muhalefetlik yapmak için üst üste konuşuluyor. Bakın katip üyeleri bile konuşuyor. Bu beklenen bir şeydi. Kimse durmuyor ki. Böyle bir toplantı olmaz. Siz konuşamazsınız ben cevap hakkımı kullanıyorum.” dedi. Meclis salonunda giderek artan hararet sırasında Helvacıoğlu’na çıkışan Tümer “Sayın başkan doğruları söyleyin. Siz meclise ‘arkamdan dolaştı, kıvırtıyorsunuz’ diyorsunuz” derken, Helvacıoğlu ise ‘Denilir evet. Çünkü yakışanı söylüyorum. Siz bu durunu yapmadınız. Siz Erikli halkının yanına gidip kışkırtıyorsunuz. Bu yanlış, Erikli’ye 6 ayda su getirdik. 15 Temmuz’dan önce gelmez dediniz”. dedi.
Karşılıklı konuşmalar devam ederken, Başkan Helvacıoğlu, olaylı meclis oturumunu bitirdi. İkili arasındaki konuşma bir süre daha devam ederken, şu sözler kayıtlara geçti:

Tümer – Yaptığınız depoyu sonunda ödeyecekken, şimdi ödediniz. Geriye para almaya çalışıyorsunuz. Onlara çalışın. Hiç çalışılmamış çünkü.
Helvacıoğlu – Savcılığa verin.
Tümer – O da olacak. Devletin hukuku geç işler. Dersinizi iyi çalışın. Sorulan soruları hiç birine cevap vermediniz. Yayla’ya neden hat döşendi cevap yok. 2 bin metreküp deponun da parasını neden ödediğinizi de bir çalışın.
Tümer konuşmaya devam ederken meclis oturumunu kapatan Mustafa Helvacıoğlu ise salonu terk etti.