Bayraktar, “Tarım toprakları, meralar, sulak alanlar, ormanlar korunmalı. Topraklar ve su kaynakları kirletilmemeli.”
16 Ekim Dünya Gıda Günü, bu yıl “Eylemlerimiz Geleceğimizdir. Sağlıklı Beslenme ile Açlığa Son Verilmiş Bir Dünya” temasıyla kutlanıyor.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği ve Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Türkiye Temsilciliği”nin ortak açıklamasında, gıdada dağılımın olağanüstü bir dengesizlik içinde olduğu vurgulanarak “Hem açlığı hem de obeziteyi bir arada yaşıyoruz” denildi. Açıklamada; “Dünyada yüzmilyonlarca insan açlık çekerken, ondan çok daha fazla insan ise ihtiyacının çok üzerinde gıda tüketiyor. Ayrıca, dünyada üretilen yaklaşık 4 milyar ton gıdanın üçte birini israf ediyoruz. FAO, 820 milyon insanın açlık çektiğini ortaya koyuyor. 21. yüzyılda Türkiye’nin 10 katı bir nüfusun açlık çektiğini görmek, ulaştığımız uygarlık ve gelişmişlik düzeyi açısından utanç verici bir durumdur. Güvenilir, besleyici ve yeterli gıdaya erişemeyen insan sayısı ise 2 milyarı geçmektedir. Dünyada açlığı azaltma konusunda da iyiye gitmiyoruz. Yetersiz beslenen insan sayısı 2015’ten bu yana artıyor.” vurgusu yapıldı.
Hızlı nüfus artışına ve beslenme rejimindeki değişime bağlı olarak gıdaya olan talebin, arzın üzerinde artış gösterdiğine değinilen açıklamada; “Bu durum da gıdaya erişimi gittikçe daha zor hale getiriyor. Tarım sektörüne yeterli yatırımın yapılmaması verimlilik artışlarını önlüyor. Girdi fiyatlarının artması tarımda maliyetleri yükseltiyor. Tarım ürünlerinin biyoyakıt üretiminde kullanılması da özellikle gelir seviyesi düşük ülke ve insanların gıdaya erişimini olumsuz etkiliyor.” denildi.
Tarım sektörünün güçlendirilmesi gerektiğine vurgu yapan TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, şunları söyledi; “Öncelikle her insanın sağlıklı, sürdürülebilir ve ulaşılabilir gıda ihtiyacı karşılanmalıdır. Bunun için tüm ülkeler iş birliği içinde çalışmalı ve tarım sektörü güçlendirmelidir. Dünyadaki her ülke tarımını sürdürülebilir hale getirmeli, tarım ve ekonomilerini istikrarsız kılmaya yönelik dış etki, politika ve müdahalelere karşı üreticilerini ve tarım sektörlerini korumalıdır. Açlık ve yetersiz beslenmeden en çok etkilenen az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler, gıda üretiminde kendine yeterli düzeye gelmelidir. Öncelikle tarım toprakları, meralar, sulak alanlar, ormanlar korunmalıdır. Topraklar ile su kaynakları kirletilmemelidir.”