Adalet Sen: Adil ve eşit çalışma koşulu istiyoruz!

Adalet Sen Keşan Temsilciliği, bugün Keşan Adalet Sarayı önünde basın açıklaması yaptı. Ülkedeki tüm adliyelerde eş zamanlı yapılan basın açıklamasında Devletin üç anaerkinden biri olan yargının mutfağındaki yargı çalışanlarının hak ettikleri saygınlığı ve onurlu bir yaşama dair haklı taleplerinin artık daha gür bir sesle dile getirildiği ifade edilerek “Yargı çalışanı, yaptığı işin karşılığı asla olmayan kesilen nöbet ücretleri, ellerinden alınan ya da olmaz kriterlere bağlanan adeta verilmesin denilen fazla mesai ücretleri, yıllar önce kaldırılan havuz ücretleri ile enflasyon karşısında kuşa dönmüş bir maaşa hapsedilmiştir.” denildi.
Adalet Sen Keşan Temsilciliği üyelerinin katılımıyla gerçekleşen ve Adalet Sen Yönetim Kurulu tarafından gönderilen basın açıklamasını, Adalet Sen Keşan Temsilcisi Salih Yavaş okudu. Tüm Türkiye ile aynı anda saat 12.00’de okundu.
Çalışma hayatı boyunca pek çok zaruri ve sosyal ihtiyacından vazgeçen yargı çalışanlarının, 3600 ek gösterge kapsamına dahil edilerek en azından emekli olduktan sonra ani bir gelir kaybına uğramak istemedikleri vurgulanacak “Bu noktada eşitlik ve adalet talep etmektedir.” ifadesi kullanıldı.
Okunan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Adalet Sen’in varoluş nedeni olan yargının emektar ve cefakar çalışanları ile değerli basın mensupları bugün ülkemizin tüm adliyelerinde eş zamanlı gerçekleştirdiğimiz basın açıklamamıza hoşgeldiniz.
Bir devleti ayakta tutan adalettir. ‘Adalet mülkün temelidir’ prensibini tüm Adalet dairelerinde baş tacı ediyor oluşumuzun temel gerekçesi de adalete olan inancımız değil midir?
Devletin üç anaerkinden biri olan yargının mutfağındaki yargı çalışanları hak ettikleri saygınlığı ve onurlu bir yaşama dair haklı taleplerini artık daha gür bir sesle dile getirmektedir.
Hukukun topluma adil, eşit ve etkin dağılımında mesaisine giriş saati belli olup çıkış saati belli olmayan, mesai kavramının adaletin tecellisinde önemi olmadığına dair inancı, gayreti ve özveriyi her daim çalışma hayatlarına nakış nakış işleyen yargı çalışanları ötekileştirilmemek, yalnız bırakılmamak gibi temel taleplerden başka bir şey istememektedir.

Yargı çalışanı yaptığı işin karşılığı asla olmayan kesilen nöbet ücretleri, ellerinden alınan ya da olmaz kriterlere bağlanan adeta verilmesin denilen fazla mesai ücretleri, yıllar önce kaldırılan havuz ücretleri ile enflasyon karşısında kuşa dönmüş bir maaşa hapsedilmiştir. Eşit işe eşit ücretin sadece güzel bir temenniden öteye geçmediği, enflasyon farklarının maaşlara yansımasından sadece birkaç ay içinde çarşı pazarda gerçekleşen reel enflasyonun altında kaldığı, yarınlarından ümitsiz bir yargı çalışanı kitlesi oluşturduğunu bu vesileyle tüm idarecilere ve hükümete buradan haykırmak isteriz.
Eşel-mobil denilen ve enflasyon farklarının her ay memur maaşlarına yansıtılmasını sağlayan sisteme acilen geçirilmesi gerekmektedir. Bu sistemle ani enflasyonist yükselişlerin bir nebze olsun maaşlar üzerindeki baskısının giderileceğini düşünmekte ve bunu talep etmekteyiz.
Adalet bakanlığının yargı çalışanlarının mali ve özlük hakları ile ilgili olarak ‘çalışmalar devam ediyor’ ifadesinin artık yargı çalışanlarının nazarında bir geçerliliği kalmamıştır. Yargı çalışanı, mali ve özlük haklar noktasında yapılan çalışmalar bitti ilanını duymaktan başka bir ifadeye inanmamakta ve devlette devamlılık esastır ilkesi doğrultusunda her ne iyileştirme yapılacaksa yapılsın arzusunu yinelemektedir.