Sarıkeçe’den BOTAŞ ziyareti değerlendirmesi; “Derslerini çalışmamışlar!”

İYİ Parti Keşan İlçe Başkanı Zafer Sarıkeçe, Keşan heyeti olarak BOTAŞ’a yapılan izlenimlerini aktardı. BOTAŞ yetkililerinin karşılarında iyi hazırlanmış bir ekip görmelerini beklemediklerini ve kendilerine verilen beyanlardan da tatmin olmadıklarını belirten Sarıkeçe, “Durumu da “Tek adamlığın” ülkemize getirdiği dramatize sonuca bağlıyorum. Her şeyi bilen, bilecek olan, uygun gören onay makamını tek bir kişiye indirgeyen sistemi kokuşmuş, çürümüş özetinden başka bir şey değil” dedi.

“Bizler ikna olmadık, Helvacıoğlu’nu ikna eden nedir?

“An itibariyle projenin yapımına tek ikna olan Keşan Belediye Başkanı Sayın Mustafa Helvacıoğlu’dur. Bizler de ikna olmadık. Başkanımız adına üzgün kendi adıma sevinçli ve gururluyum. Bizim göremediğimiz ama onun ikna olmasına sebep olan husus nedir? Hakikatten merak ediyorum. Basın aracılığıyla kendisine sesleniyorum. İkna olmasına sebep olan ama bizlerin göremediği husus hakkında bilgi verirse çok mutlu olacağım.”

“Bu, tek adamlığın sonucudur”

“Ben bu durumu da “Tek adamlığın” ülkemize getirdiği dramatize sonuca bağlıyorum. Her şeyi bilen, bilecek olan, uygun gören onay makamını tek bir kişiye indirgeyen sistemi kokuşmuş, çürümüş özetinden başka bir şey değil. Bu “İnandığınız gibi yaşamazsanız gün gelir yaşadıklarınıza inanırsınız” cümlesini en güzel örnekleyen durumlardan bir tanesi. Keşke inandığımız doğrultuda hayatımıza devam edebilen bireyler olabilsek. Hayatınız boyunca görmediğiniz, bilmediğiniz, konu hakkında fikir sahibi dahi olmadan ben bu projeyi uygun görüyorum deyip birilerinin de hazretleri nasıl uygun görürse diyerek başlattığı bana göre sonuçları çok ağır olacak bir proje bu.”

“İnşallah, maşallah ile bir şeyler anlatılmaz”

“Başladığımız yerdeyiz. Biz hala sarı öküzü verme niyetinde değiliz. Maalesef birileri sarı öküzü verip vermemenin hesabını, kitabını yapmadan hazretleri çok iyi bilir deyip konuyu kapatıp, yok etmeye ve ya siz ne yaparsanız yapın bu iş olacak deyip bölgemizdeki insanlarımızın helal oylarıyla seçilmiş siyasetçilerinin aciz kalması, cevap verememesi bugünlerdeki gelinen sonuç bu. Ben BOTAŞ Genel Müdür Yardımcısı Abdül Vahap beye kızamıyorum, isyan edemiyorum. Çünkü kimsenin tatmin olmadığını biliyorum. İnşallah, maşallah ile bir şeyler anlatılmaz. Bizi 5 saat boyunca “Çayırları taşıyacağız” şeklindeki absürt cümlelerle ikna etmeye çalıştırlar.”

“Dersimize iyi çalıştık, onlar çalışmamış”

Sayın Helvacıoğlu kendilerinden randevu isterken keşke “Bu insanlar zordur. İyi hazırlanarak heyetin karşısına çıkın? deseydi. Sayın Hasan Karagöz’e teşekkür ediyorum. Çok ciddi bir mücadele veriyor. 2 bin sayfalık raporu tek tek madde madde okuyarak hafızasına almış. Sayın genel müdür yardımcısına 2 paket peçete harcatarak terini sildirdi. Demek ki bizler dersimize iyi çalışmışız ama maalesef karşımızda dersine iyi çalışan bir kitle göremedik.

“Projeye karşı olmamızın tek sebebi yerin kötü olması”

Biz böyle konuştukça “Memleketin gelişmesini istemiyor” diye bir cümle kuruluyor. Hayır efendim biz memleketin gelişmesini herkesten fazla isteyen insanlarız. Özellikle onlardan daha fazla isteyen insanlarız. Bunu bir kere açıklığa kavuşturalım. Bizim projeye karşı olmamızın tek sebebi yerin kötü olması. Yani Saros Körfezi’nin bu iş için uygun bir yer olmaması. Biz FSRU projesine karşı değiliz. Burada ne olur bunun altını çi2zelim. Sadece burada değil başka bir yerde örneğin Marmara Denizi?,nde olabilir ya da Saros Körfezi’nin dışında herhangi bir yerde olabilir. Ama Saros olmaz. Bizim demek istediğimiz bu. Lütfen konuyu çarpıtıp bölge insanlarının fikirlerine tercüman olmak, eve benim insanım bunu istemiyor deyip Ankara’da olayı bu şekilde aktarmak yerine işte bu insanlar bu projeyi yaptırmak istemiyorlar falan demek çok sığı bir siyaset. Böyle yapmasınlar. Suskun kalmaları daha uygun bence. Zaten suskun kalmaktan başka yapabilecekleri bir şey yok. İpleri kendi özgür iradeleriyle karar alamayacak kadar başkalarının elinde. Seçilmiş politikacılarımız bu ihaneti sadece bizlere karşı gerçekleştirmeyecek. Bu durum bizden sonra gelecek olan neslin de canının yanmasına sebep olacak.

“Biraraya gelinmezse Saros kalmayancak”

Sorunlarımız büyük ama. Ben inanıyorum Erikli sahili başta olmak üzere Saros?ta yaşayanlar bir araya gelirse eminim onlardan daha güçlü kimse olamayacak. O dayanışmayı ben değil de biz demeyi becerebilirler ise sahillerde yaşayan sakinlerimiz ben inanıyorum ki bu işin üstesinden geleceğiz. Sayın ;Haluk Levent?inde dediği gibi şimdiki düşmanlarımız daha büyük, iktidara daha yakın ama ben inanıyorum ki alacaklarsa da buyurun sizindir demeyeceğiz, savaşacağız. Saros Enez’den Adilhan’a kadar çok büyük bir coğrafya. Buradaki insanların bizde bu mücadelede varız demelerini istiyorum. Daha kötü, daha acı konuşmak istemiyorum. Şimdiki konular su, sinek çöp vs ama 2,3 sene sonra Saros’da bunları konuşmaya gerek kalmayacak diye düşünüyorum. Daha büyük sorunları yaşayacağımız için bence şimdiden bir araya gelerek Saros?un Sazlıdere’si Erikli’si ayrılmadan herkes bir araya gelip bu sorunu el birliği ile çözelim diye çağrı yapmak istiyorum. Tekrar huzurla sevdiklerimizle tatil yapabileceğimiz bir yer haline gelmesini istiyorum. Ama öncelikle bu sınavı vermemiz lazım