Millet İttifakı Keşan İlçe Başkanları, 14 Mayıs’ta gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekilliği Genel Seçimleri ile 28 Mayıs’ta yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimleriyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
18 Mayıs Perşembe günü saat 12.45 sıralarında CHP Keşan İlçe Başkanlığı binasında gerçekleştirilen basın açıklamasına; CHP Keşan İlçe Başkanı Saner Özdilek, İYİ Parti Keşan İlçe Başkanı Zafer Sarıkeçe, Demokrat Parti Keşan İlçe Başkanı Şaban Balkanlı ve DEVA Partisi Keşan İlçe Başkanı Kerem Harmanlı katıldı.
Basın toplantısında ilk olarak CHP Keşan İlçe Başkanı Saner Özdilek açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura kaldığını hatırlatarak sözlerine başlayan Özdilek; “Türk halkının yüzde 50’sinden fazlası mevcut sistemi onaylamadı. Biz bu işin ilk turda bitmesini istiyorduk ama olmadı. Bu milletin takdiridir. Biz seçimin ertesi gününden itibaren ikinci tur için hazırlıklarımıza başladık. Bazı konuları daha iyi anlatmak için o konuların üzerine yoğunlaşacağız. Genelde ülkelerdeki yanlış ekonomik politikalardan dolayı enflasyon ortaya çıkar ve bunun sonucunda da kur problemi oluşur. Dünya’da ilk defa bizim ülkemizde, yanlış uygulanan kur politikası nedeniyle oluşan enflasyonu görüyoruz. Ülkemiz, içerisinden çok zor çıkılacak ağır bir ekonomik buhranın içine girdi. Birçok ürün birden 6 kat pahalılandı. Eğer mevcut sistem devam ederse çok kısa bir süre içerinde bunlar en az 2 kat daha artacak. Çünkü piyasalarda çok ciddi bir güven problemi var. Ekonomiyi çok kötü yönetmelerinden ziyade çok ciddi bir güven sorunları var. Bunu da halkımıza çok daha iyi anlatmamız lazım.” ifadelerine yer verdi.
“Nasıl bir ülkede yaşayacağımızın tercihini yapacağız”
Millet İttifakının ortaklarını töhmet altında bırakarak tamamen yalan ve gerçek olmayan ifadelerle propaganda yapıldığının altını çizen Özdilek; “Bize ait olmayan bildiriler ve broşürler dağıtılıyor. Bizi terör örgütü ile yan yana koyan açıklamalar yapılıp, sosyal medyada paylaşılıyor. Tüm Keşanlılar iyi bilsin ki; bunların hepsi yalan ve iftiradır. Şu anda bir milletvekilliği tablosu oluştu. Cumhur İttifakının içinde yer alan bir parti var. Bu partinin propagandalarından bazıları şunlar; ‘Ne mutlu Türküm diyene’ yazıları silinmeli, Türklük kavramı kaldırılmalı, ırkçılık barındıran Andımız metni kaldırılmalı.’ Bizim milli değerlerimize olan tavırları bunlar. Bekar kadınlar sahiplendirilmeli anlayışını savunan partiyi meclise sokan bir anlayışıma mı oy vereceğiz yoksa ülkemizdeki 6 farklı partiyi ve siyasi anlayışı bir araya getirerek çok sesliliği, demokrasiyi savunan anlayışa mı oy vereceğiz. Bu konuda bize biraz daha görev düşüyor ve biz bunu yerine getireceğiz. Hiç kimse umudunu kaybetmesin, şüphesi olmasın. Emin olun ki her şey daha farklı olacak. Bu seçimde herkesi oyunu kullanıp vatanına ve milletine karşı sorumluluğunu yerine getirmeye davet ediyorum. Hayatımızın en önemli seçimi. Seçimden ziyade nasıl bir ülkede yaşayacağımızın tercihini yapacağız. “ dedi.
Balkanlı: “Tek adamın demokrat olması beklenemez”
Özdilek’in ardından Şaban Balkanlı açıklamalarda bulundu. Balkanlı, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Nefretin değil sevginin, yalanın değil gerçeğin, işbirliğinin değil tevazunun, zulmün değil adaletin, zalimin değil mazlumun, haramın değil helalin, karanlığın değil aydınlığın, istibdadın değil hürriyetin kazanması için gidip oyumu kullandım. Rabbime Türk’e, Atatürk’e, cumhuriyete, demokrasiye, bayrağa, kadınlarımıza, ilime, bilime düşman, liyakatsiz, beceriksiz ve haramzade zihniyete fırsat vermesin diye dua ettim. Türk Milleti olarak biz cumhuriyeti kurmayacağız çünkü onu zaten Atatürk kurup bizlere emanet etti. Bu seçimde cumhuriyeti korumak için sandık başına gitmemiz gerektiğinin inancındayım.
Bir müslüman olarak oy verdiğim partiden neler bekliyorum? İlk olarak ben oy verdiğim partiden demokrasi beklerim. Çünkü müslüman, demokrasi olan ülkelerde daha çok rahat eder. Daha sonra adayın demokrat olup olmadığını araştırmak lazım. Kılıçdaroğlu’nun diğer adaya göre daha demokrat olduğuna karar verdim. Zaten tek adamın demokrat olması beklenemez. Adayların yalan konuşup konuşmadığına ve ülke ekonomisine bakarım. Eskiden bir emekli maaşı ile 16 çeyrek altın alınırken artık bugün 3 veya 3 buçuk çeyrek atın alınabiliyor. Bu durumda ülke iflas etmiş demektir. 21 sene denenmiş bir iktidarı denemenin kişiye ne faydası olacak diyerek Kılıçdaroğlu’na oyumu verdim. Onu da denerim ve oda başarılı olmazsa değiştirip başkanı seçerim. Demokrasilerde çare tükenmez. Ben böyle davranarak kendi aklımı kullanıyorum ve hiç kandırılmıyorum. Televizyonda söylenenlere göre oy vermiyorum. Bizler demokrasiye ve millet iradesinin tecelli ettirilmesine inanan insanlar olarak, kazanamadığımız bir seçimi kabullenmesi bildiğimiz gibi, kazandığımız bir seçimi ne pahasına olursa olsun vermeyiz. Halife Hz. Ali, ‘Eğer zalim ısrarla zül etmeye devam ederse bil ki sonu yakındır, mazlumda ısrarla direniyorsa bil ki zafer yakındır” demiştir. Fransız filozof Volter’in sözünde olduğu gibi ‘Sıradan hırsız paranızı veya cüzdanınızı çalar ama politik hırsız sizin geleceğinizi ve hayallerinizi çalar. Sıradan hırsız sizi seçerken siyasi hırsızı siz seçersiniz.’”
Harmanlı: “Yeni güne umutla uyandığımız günleri çok özledik“
Balkanlı’nın ardından konuşan ve seçim sonuçlarını derinlemesine analiz ettiklerini belirten Kerem Harmanlı; “Bu tablo umut verici günlerin habercisi. 28 Mayıs’ta sandığa gidip yine aynı heyecan ve umutla sandıkların başında olacağız. Sonuçlar şimdiden hayırlı olsun. Yeni güne umutla uyandığımız günleri çok özledik. Değişim isteyen tüm vatandaşlarımızı tekrar sandık başına davet ediyorum.” dedi.
Sarıkeçe: “Biz istiklalin derdindeyiz birileri ise ikbal derdinde”
Toplantıda Kerem Harmanlı’nın ardından son sözü Zafer Sarıkeçe aldı. “Sandıktan çıkan her sonuç başımızın üstündedir.” diyen Sarıkeçe, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:
“Bizler iyi bir şey yapmak istediğimizi daha nasıl ispat edeceğiz. Ne dememiz lazım ki bu insanların gerçekten gönlüne girelim. Biz nerede, neyi eksik yaptık? Ben bunu da çok merak ediyorum. 3 ay öncesinde deprem bölgesinde çadırı parayla almak zorunda kalmış, vefat eden yakınını o yıkılan enkazdan çıkaramayan arkadaş ne yaşadı da AK Parti’ye oy verdi. Ben bu empatiyi de yapmak istiyorum. Biz nerede eksik kalıp, yanlış yaptık? Onlar ne kadar milliyetçi ise buradaki insanlar da o kadar milliyetçi. Milliyetçilik konusunda sizin onlardan fazlanız vardır eksiğiniz yoktur. Aramızdaki tek fark, biz nemalanmayı sevmiyoruz. Biz istiklalin derdindeyiz birileri ise ikbal derdinde. Biz sonuna kadar istiklal derdinde olmaya devam edeceğiz. Biz belki kuru ekmek yiyip 5 sene daha sıkıntı çekeceğiz ama asla ikbal derdine düşmeyeceğiz. Biz bunlara tenezzül etmeyeceğiz. Biz bu seçimi Allah’ın izni ile alacağız. Biz bu seçimi almak için top yekûn elimizden gelen ne varsa yapacağız.”
“Demek ki biz doğru yoldayız”
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in “seçmen velinimettir” cümlesiyle sözlerine devam eden Zafer Sarıkeçe; “O gece Cumhurbaşkanının içine birden bir demokrat kaçmış. Birden bir beyefendi olup konuşmaları yumuşamış. Arzu ettiğimiz ama yıllardır göremediğimiz bir Cumhurbaşkanı profili çizmeye başladı. Demek ki korku dağları bekliyor. Keyif almadığı ve arzu etmediği sonuçları görüyor. Demek ki biz doğru yoldayız. Sandıkta bir istikbal mücadelesi vereceksek hep beraber yapmamız lazım. Bu işler sadece partilere üye olmuş kişilerle olmaz. Bu işe herkesin inanması lazım. Bu memleketi istiklal adına sevenler ile bu ülke içinde beklentileri olanların savaşı olacak. ben istiklalin, Atatürk’ün evlatlarının galip geleceğine inanıyorum.” ifadelerini kullandı.