Gündem

Keşanlı hayvanseverler yasaya karşı can dostları için yürüdü

“Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişlik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”nin TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilmesinin ardından, sahipsiz hayvanlar için endişelenen hayvanseverlerin ülke genelinde duruma tepki gösteren açıklamaları ve protestoları sürüyor.

Keşan’da da KE-HAYKO (Keşan Sokak Hayvanlarını Koruma Derneği) ve Keşan Kent Konseyi’nin çağrısı ile düzenlenen tepki yürüyüşü, 1 Ağustos 2024 Perşembe günü gerçekleştirildi.
Keşan Kent Müzesi önünden başlayan yürüyüşte, ellerinde taşıdıkları pankart ve dövizlerle birlikte, düdük çalarak ilerleyen hayvanseverler, yasanın geri çekilmesine yönelik slogan attı.

Cumhuriyet Meydanı’nda sona eren yürüyüşün ardından, burada bir basın açıklaması yapıldı.

Özdağlı: “Uyutalım ne demek? Öldürelim demek!”

İlk olarak konuşan Keşan Kent Konseyi Başkanı Dr. Uğur Özdağlı, dünyanın tüm canlılarla paylaşılan bir gezegen olduğunun altını çizerek, şunları ifade etti: “Diyorlar ki ‘köpekleri uyutalım.’ Kendileri söylüyor, ‘Allah’ın verdiği canı Allah’tan başka kimse alamaz’ ama bir yandan da şunu söylerler, ‘Uyutalım.!’
Uyutalım ne demek? Öldürelim demek. Bunu doğru bulmuyoruz. Bu yasa için hepimizin tepkileri var. Bu dünyada başka canlılarla beraber yaşıyoruz. Yaşamaya devam edeceğiz.”

Serin: “Vicdansız, merhametsiz bir çözümü asla kabul etmiyoruz”

Daha sonra konuşan KE-HAYKO Kurucu Üyesi Sakine Serin de, amaçlarının sokak hayvanlarına dokunulmaması olduğunu belirterek; “Onları uyutmak gibi, vicdansız, merhametsiz bir çözümü asla kabul etmiyoruz. Biz yüzyıllardır bu hayvanlarla birlikte yaşadık, bundan sonra da yaşamaya devam edeceğiz. Bu böyle geldi, böyle gidilecek. Bu kanun teklifini asla kabul etmiyoruz. Biz, sokakta yaşayan ve sahipsiz olarak nitelendirilen hayvanların yakalanması, kısırlaştırılması ve salınması yönteminin etkili ve ahlaki olduğuna inanıyoruz. Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü’nün de temel ilkesini benimsiyoruz. Hayvan popülasyonunun kontrol altına alınabilmesi için kısırlaştırmanın ve sahiplendirmenin en temel gereklilikler olduğuna inanıyoruz. Evcil hayvanların kısırlaştırılmasının sağlıkları için de faydalı olduğunu, sahiplenme kararının sorumluluk gerektirdiğini ve bir hayvana evin kapılarını ömür boyu açmak için sahiplenme sürecinin kapsamlı değerlendirilmesi gerektiğini mümkün olan her fırsatta dile getiriyoruz.
Umarım ki vicdanlı veteriner hekimler barınaklarda çalışır.
16’ncı madde çözüm için sunulmuş bir maddedir fakat bu yasayla yerel hayvan koruma gönüllüsü tanımını kaldırılıyor. Yani bu madde ile biz hayvanseverler çözümün bir parçası olamayacağız. Bu madde ile çözümün bir parçası olmamız engellenecek. Bizim çözüm önerilerimiz dinlenmeyecek dahi.
Üstüne basa basa söylüyoruz, öldürmek çözüm değil. Şunu savunuyoruz; öldürmek ve yeni barınak hapishaneleri yapmaktansa, kısırlaştıralım ve bu çocukları rehabilite edelim.
Sahiplendirilinceye kadar barınakta barındırılması hususunun önü çok acıktır. Ne kadar barındırılacak ne kadar beklenecektir? Bu çocukları ölüme göndermeyin. Umuyoruz ki Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan bu yasayı imzalamaz ve bu büyük yanlıştan, bu büyük günahtan geri dönülür.” şeklinde konuştu.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu