İYİ Parti Keşan İlçe Başkanı Zafer Sarıkeçe, gündemi değerlendirdi

İYİ Parti Keşan İlçe Başkanı Zafer Sarıkeçe, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kadın Kolları Başkanlığı görevini Ayşe Deniz‘in devraldığını belirten Sarıkeçe, koronavirüs salgını dolayısıyla 17 günlük kapanma kararının zamanlamasının bayram öncesi olduğu için yanlış olduğunun altını çizdi.

Yeni Kadın Kolları Başkanı Ayşe Deniz oldu

ABD Başkanı Biden‘ın soykırım açıklamalarına gerekli cevabın verilmediğini de kaydeden Zafer Sarıkeçe‘nin açıklamaları şöyle: “Tüm hemşerilerimiz saygı, sevgi ve hürmetle selamlıyorum. Mübarek Ramazan ayının ortalarına geldiğimiz bu günlerde aziz hemşerilerimize İslam âlemine bir kez daha hayırlar getirmesini Allah’tan niyaz ediyorum. Bizler de iyi parti ilçe teşkilatı olarak ramazan ayında yönetim kurulumuz, meclis üyelerimiz ve partili iş adamlarımızla birlikte el ele vererek yardım paketlerimiz oldu. Aslında bunu her zaman yapabilme imkânımız olsa ama maalesef bizlerin gücü belli. Bizler de sonuçta kendi çapımızda hayat müdahalesi veren insanlarız ama 350 koli yardımı muhtarlarımızın verdiği listelerden başlayarak ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık. Buradan muhtarlarımıza da yardımları için teşekkür ediyorum. Partimizin kuruluşundan 3 yıl geçse de artık geleneksel hale getirdik biz bunu. İnşallah önümüzde ki yıllarda da bu hayır işleri katlanarak büyür ve daha fazla insanımıza ulaşırız. Bizler bunu çok fazla gürültü çıkarmadan, insanların gözüne sokmadan yapmak istiyoruz. Teşkilat başkanım Sayın Doğuş Şimşek’e çok teşekkür ederim çünkü kendisi bu konuda en fazla mücadele veren arkadaşımız. Ayrıca yönetim kurulu üyelerime Kadın Kollarıma, Gençlik Kollarıma da teşekkür ediyorum. İyi insanların bir araya geldiği zaman neler başarabileceğini gösteriyorlar. Bugün yanımda çiçeği burnunda yeni Kadın Kolları Başkanımız Ayşe Deniz Hanımefendi var. Önceki Kadın Kolları Başkanımız Özlem Karameşe arkadaşımızın bazı rahatsızlıkları ve bazı sıkıntıları nedeniyle kendi içimizde bir devir teslimi yaptık. İnşallah bayramdan sonra da resmi olarak devir teslim töreni yaparız.“

Daha sonra söz alan Ayşe Deniz, ilçe başkan ve yönetim kurulu üyelerine teşekkür ederek: “İnşallah elimizden geleni kadınlarımızla birlikte bu süreçte devam ettireceğiz. Özlem arkadaşımızdan aldığımız görevi daha iyi noktalara getirmek için uğraşacağız. İYİ Parti’ye vatandaşlarımızın büyük bir teveccühü var. Bu teveccühe bölgemizde daha büyük bir enerji katarak arttırmak istiyoruz.  ‘Yeniden başlayabiliriz yeter ki isteyelim’ parolasıyla gidişatı beğenmeyen, insanların daha iyi yaşam şartları olmasını isteyen bütün kadınlarımızı İYİ Parti’si çatısı altında toplanmaya davet ediyorum. Yönetim kurulumuzu hazırladık ve yakın zamanda basınla paylaşacağız.” İfadelerini kullandı.

“Kapanıyoruz; ama vergiler alınmaya devam ediyor“

Alınan kapanma kararını da değerlendiren Deniz: “Herkesin dilinde kapanma var, tamam kapanıyorsunuz ama tüm vergi alımları devam ediyor. Benim sektörüm 15 gündür kapalı ama ben stopajımı ödüyorum, vergimi ödüyorum, yarın BAĞ-KUR, sigortası var ama bunların hiçbir ötelenmesi yok. Tamam, kapatılma oluyor ama bunların önlemi neden alınmıyor? İşverenler de mağdur oluyor. Kapatılmadan önce bunun önlemlerinin alınması gerekiyordu. 3 gündür İstanbul buraya akıyor, ne olacak? 15-20 gün sonra vakalar burada bir daha pik yapacak. Sonradan belki de yine bizler açılmayacağız. O zaman ne olacak? Kapattıysan İstanbul?u da kapat, o gün itibari ile bölgelerin giriş çıkışları da kapansın. Onlar kapanmıyor, buraya üç gündür akın var. Onlar buradan gidecek, Keşan yine pik yapmış olarak kalacak. Bu nereye kadar gidecek? Yaz da böyle mi geçecek” şeklinde konuştu.

“Tosuncuk cennetiyiz, gelen çapıyor giden çarpıyor“

Daha sonra Türkiye gündemi ile ilgili açıklamalarına devam eden Sarıkeçe: “Bildiğiniz gibi gündem konularımız var. Satandart normal demokratik bir ülkede 50 yılda olabilecek olayalar bizde iki hafta gerçekleşiyor. Toplum olarak da hafıza konusunda sıkıntılarımız var, unutabiliyoruz.  128 milyar dolar bitmeden bakanımızın kendi bakanlığı ile ticaret yapması ile ilgili bir haber çıkıyor. Hemen akabinde kripto para vurgunu oluyor. Tosuncuk cennetiyiz, gelen çarpıyor, giden çarpıyor.

“10 gün sonra ne olacağını bilinmiyor“

Joe Biden’ın geçtiğimiz hafta yaptığı ermeni soykırımı açıklaması var. Sayın cumhurbaşkanının normalde ki gür sesi değil de daha alt perdeden alması çok üzüldüğüm bir nokta. Şahsen konuşuyorum bu çok iyi bir fırsattı. Ben 45 yaşına geldim hep müttefik bir Amerika var ama ne hikmetse bu dostumuzdan yemediğimiz darbe kalmadı. Aslında o gün çok iyi bir fırsat vermiştiler bize kendimizi anlatmamız ve açıklamamız için. En azından Cumhurbaşkanımız çıkıp Türk Milleti adına bugüne kadar söylenmemişleri söyleyip eteğimizdekileri dökerdik. Alt perdeden cevaplarla maalesef geçiştirmek zorunda kalıyoruz. Binlerce yıllık geleneği kültürü olan devletimizin haksızlığı bırakın alacaklı olduğu bir tarihi var ama maalesef siyasette 10 günlük mermisi kalmamış savaşan askerler gibi bir görüntü çiziyoruz. Özellikle Türkiye’nin son yıllarında yapılan uygulamalar, alınan kararlar planlanmış, programlanmış bir devlet yapısından uzak. Maalesef 10 gün sonra ne olacağını bilinmiyor. Sokakta yaşayan insanımızdan tutun, en yukarıda ki devlet kademesine kadar görüntü bunu arz ediyor.” dedi.

“Erken seçim söylentilerinin dedikodu değil de takvim yapraklarında yer alacağına inanıyorum“

17 gün sürecek tam kapanma ile ilgilide açıklamalarda bulunan Sarıkeçe, sözlerine şöyle devam etti: “Biz bunu İYİ Parti olarak en başından beri isteyen ve savunan insanlardık. Ama bu bayrama 20 gün kala yapılsın diye ne genel başkanımız nede bizler söyledik. Mart ayı, şubat ayı varken neden bayrama 20 gün kala dayatma gibi insanların iki ayağını bir pabuca sokuyorlar.  İnsanlar yaralarını sarabileceği evine ekmek götürebileceği bir dönem varken bundan faydalanmaması üzücü. Geçtiğimiz hafta kapamalar 23 Nisan’a denk geliyor. Bu benim fikrim; ama nedense bu 23 Nisanlarımızda 20 yıl oldu ya hastalık ya yurt dışı gezileri oluyor. Bizim 23 Nisanımız, 19 Mayısımız, 10 Kasımımız, 29 Ekimimiz nedendir bilmiyorum ama hep mi tesadüf oluyor böyle olması? Bu gün bizim için çok özel bir gün. Bunları insanlarımızın gördüğüne inanıyorum. Erken seçim söylentilerinin dedikodu değil de takvim yapraklarında yer alacağına inanıyorum. Maalesef öyle bir yere geldik ki bayramdan sonra ne olacak diye sorduğumuz zaman hükümet kanadın sağlıklı bir bilgi veremiyor. Ne olacağını kendileri de bilmiyor.

Alkol yasakları: “Derdimiz başka diyorsanız, o insanların karnını doyurmak ile mükellefsiniz“

Gün geçtikçe kabile devlet olmaya, hızla ve süratle kabile devletlerini aratır hareketler ve kararlar alınıyor. İçki yasakları da geldi, ramazan ayındayız çok değinmek istemiyorum ama bu işin maneviyatı bir kenara bu işten on binlerce, yüz binlerce insan ekmek yiyor. Bunu ülke genelinde ya en başında yasaklayacaksın ya da bu insanların elinde ruhsat var, bu adamın yaptığı iş kanuna haykırı değilse kimse kimsenin ticaretine engel olamaz. Derdimiz başka diyorsanız, o insanların karnını doyurmak ile mükellefsiniz. Ben seni kapatıyorum demek ne bir devlet adabına ne devlet geleneğine ne de bizim kökenimize yakışır. Buna alternatif bulunmalı. İnsanlarımızın maddi anlamda sıkıntılarını giderelim, yaşamalarını sağlayalım, bunun haricinde bu ticaretin vergileri bu ülkeye kazanımları çok büyük. Yapılanın hoş bir şey olmadığını ifade edebilirim. Bunu sadece üç beş büfe veya tekel olarak düşünmeyelim, çok ciddi bir endüstri. Yapabiliyorsan ya bu en başından endüstriye karşı çıkacaksın, bundan gelen vergiye eyvallah etmeyeceksin ya da yapıyorsan da kusura bakma ben seni kapatıyorum demek ne derece devlet adabına ve devlet yönetimine yakışırsa bunu da kamuoyu takdirine bırakıyorum. Mübarek günlerde böyle konuşmak hoş olmasa da ortada hak yenme durumu var. Varsa bir hak bu insanlar sonuna kadar saygılı olacak. Herkes yaptığından sorumlu. Kimse kimsenin ne ibadetine karışabilir ne de düşüncelerine saygısızlık edebilir. Ticari anlamda ortada bir emek, yasal zemin var, vergilendirme sistemi var. Devletsen ve kabile devleti değilsen böyle akşamdan sabaha ben yaptım oldu mantığıyla kararlar almak bu devlete yakışmıyor.

“Aşı ile ilgili daha çok baharlar, Nisanlar geçer“

 Aylardır tam kapanma dedik, aşı dedik ama tam kapanmayı da beceremedik. Bu yapılan tam kapama değil. Biletini alan, yazlığı olan kaçtı. Bu bildiğiniz erken bayram tatili gibi oldu. Hala aşı ile ilgili bir çalışma yok. Var ama yok. Burada yapılması gereken insanları ciddi şekilde aşılamak. Bakıyoruz burada da yeterli değiliz. Daha aklı başında çözümler bulunabilirdi. Aşı ile ilgili daha çok baharlar, nisanlar geçer diye düşünüyorum.“