CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, ülke gündeminde tartışmalara neden olan zincir market krizi hakkında konuştu. Türkiye’de hükümet tarafından 20 yıldır izlenen ekonomi politikalarını eleştiren Gaytancıoğlu, 2004 yılından bu yana bekleyen perakende yasasını da hatırlatarak, “Ekonomi tıkandı, şimdi suçlu lazım oldu” dedi.
Ekonomik kriz ve yüksek enflasyon tartışmaları ile birlikte marketlerde etiket fiyatlarında günlük değişimler yaşanmaya devam ederken, tepkilerin odağı zincir marketler oldu. Pahalılıktan sorumlu tutulan ve hedef gösterilen zincir marketlere karşı denetimin sıklaştığı günümüzde, bu marketleri piyasaya etkisi tartışılmaya başlandı.
Sıcaklığını koruyan gündem hakkında CHP Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu açıklamalarda bulundu.
“Kredileri betona gömdüler”
Yaşanan ekonomik gelişmeleri tutarsız ve üretime bağlı güdülmeyen ekonomi politikalardan ileri geldiğini kaydeden Okan Gaytancıoğlu, “Türkiye’de 20 yıldır bir AKP iktidarı var ve onların üretim ekonomisi maalesef üretime dayalı değil. Daha çok yandaşlara çıkar sağlayan, ithal ürünleri özendiren politika izlediler. İç finansmanda özelleştirmeler ve dış finansmanda alınan düşük faizli kredileri betona gömdüler. Üretim ekonomisine katmadılar. Tarlalar ekilmedi, sulama yapılmadı, bir çok alan boş kaldı. Bunlar yerine yandaşlara siteler yapıldı; ama fabrika yapılmadı. Tarım desteklenmeyince, köyden kente göç teşvik edildi. AKP iktidara geldiğinde 4 milyon olan İstanbul nüfusu, şu an ‘mülteciler hariç’ 16 milyon oldu.” dedi.
“Ekonomi tıkandı, şimdi suçlu lazım oldu”
Sözlerine gündemde tartışmalara neden olan marketlerin çıkışı ile “Böyle bir yapı varken, üzerine dünyada bir ekonomik kriz baş gösterdi. Sosyal yardımlar AKP tarafından, 3 harfli marketler üzerinde yapılmaya çalışıldı. O zamanlar bu marketlerin hepsinin yanındaydı, beraber hareket ediyorlardı. Bakkalı ve yerli sermayeyi öldürdüler. 2004 yılından bu yana beleyen perakende yasasını bir türlü çıkarmadılar. Her yerde AVM’ler türedi ve özendirildi.” diyerek devam eden Gaytancıoğlu, bu sistemin de çöktüğünü belirterek,
“Şimdi bu sistem çöktü. Ülkeye para gelmemeye başlayınca, artık suçlu aramaya başladılar. Önce dış güçler olarak, sonra da paralel yapı olarak buldular. Şimdi de sıra 3 harfli marketlere geldi. Çünkü enflasyon düşmüyor. Bu politikayla zaten düşmez. Üretim yapılmış olsaydı, istihdam yaratılmış olacaktı; ama yapılmadı. Yapılmadığı için de bir ülke üretmedi ve dolaylı vergilere yöneldiler. Temel gıdadan, yakıttan, sigara ve alkolden aldılar. Bunlardan daha çok vergi alındıkça maliyetler yükseldi, üretim olmadığı için ve dışa bağlı olduğumuz için de döviz arttıkça dış ticaret açığı arttı. Dövizi bastırmak için Merkez Bankası stokları eritildi. Hükümetin kaynakları eridi; ama enflasyon erimedi. TÜİK’i bastırdılar, bunun yanında ENAG da var. ENAG bugün TÜİK’ın çıkardığı enflasyon rakamının 100 puan üzerini gösteriyor. Biz bunu sokağa çıkınca da görüyoruz. 200-300 ödenen doğalgaz, bin lira oldu. Bunların örneklerini saya saya artırabiliriz. Her şeyin fiyatı arttı. Bunun da önüne geçemiyorlar. Üretim ekonomisi yok, üretmeye çalışana da kredi yok. Ekonomi tıkandı, şimdi suçlu lazım oldu. Suçlu da zamanında hep kayırdıkları, mağazalarını törenlerle açtıkları 3 harfli marketler oldu. Kendileri market açmayı denediler, fiyatları düşüremediler. 3 harfli marketler zaten küçük yüzdelerle çalışıyorlar.” diye konuştu.
“Açıkları kapatmak için bol bol zam”
Pazardaki ürünlerin fiyatlarının da düşmediğini, boş kamyonun bir ürüne maliyetinin 4-5 lirayı bulduğunu da söyleyen Gaytancıoğlu, “Bunun çözümü temiz bir sayfa açmaktır” diyerek şöyle konuştu: “Bu da seçimle olur. İktidar bu politikalarla devam ettiği sürece halk daha büyük sıkıntılarla karşı karşıya gelecek ve enflasyonun altında daha da ezilecektir. Bütçe açılmaya devam ediyor. Her şeye sürekli zam geliyor, gelmeye devam edecek. Yandaşa çıkar sağlamak için kur korumalı mevduat icat ettiler. Buna da son 9 ayda 91 para harcandı, bir yılda da 155 milyar lira para harcanması öngörülüyor. Bu da vatandaştan çıkıyor; ama bunlar bütçede yok. Bütçede böyle bir harcama olmayınca da, emekliye, işçiye, asgari ücretliye, çiftçiye gelince az para oluyor. Açıkları kapatmak için ise bol bol zam oluyor.”
