Prof. Dr. Altun: “Hurafeleri bir kenara bırakalım; ölmemek için aşı oluyoruz!”

Türkiye yaz sezonunun ardından koronavirüs ile birlikte sonbahara giriyor. Hava sıcaklıklarının düşmesinin kapalı ortamlarda daha fazla zaman geçirmeye sebep olacağı düşüncesiyle aşılamaya gün geçtikçe daha önem verilse de ülkemizde aşı olması gereken yaklaşık 18 milyon kişi henüz tek doz bile aşısını olmadı. Sosyal medya üzerinden yayılan yanlış bilgiler ve insanlar arasında yayılan şüphe sebebiyle aşılamada tedirginlik salgını da başladı. Aşılamanın yetersiz kalmasının sebepleri konusunda açıklama yapan Edirne Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Gürcan Altun Sağlık Bakanlığı’nın şeffaf olmadığını söyledi.
Daha önceki açıklamalarında da aşı olmayanların 4. piki yaşadığını dile getiren Prof. Dr. Gürcan Altun toplumda yayılan hurefeler ve aşılar konusundaki son bilgileri paylaşarak kesanonline.com‘a konuştu.
“Veri açıklanması aşılamaya teşvik eder”
Sağlık Bakanlığı tarafından koronavirüs hastalarının aşı durumlarının açıklanmadığını belirten Prof. Dr. Gürcan Altun, bakanlık tarafından açıklanmayan bu verilerin aşılama çalışmalarına destek vereceğini aksi takdirde insanların aklında soru işaretlerinin artmaya devam edeceğini söyledi. “Bakanlık, yoğun bakım tedavisi gören ağır hastaları ve servislerdeki hastaları açıklıyor; ancak yoğun bakımlarda tedavi gören hastaların %95’i aşısız bireyeler yada 2. doz aşılarını tamamlamamış bireyler. Biz bunu sahada görev yapan arkadaşlar yoluyla aldığımız bilgilerden derliyoruz. Kaldı ki hastalık tablosunun ağır seyrettiği bilinirken ve yoğun bakım ihtiyacı duyurulurken, bunlar ayrıca açıklanırsa insanları aşı olmaya teşvik edecek bir tablodur. Bu açıdan çok önemli. Aynı şey ölümler için de geçerli. Son 10 gündür her gün 230 civarında insanımızı kaybediyoruz. Bu insanlardan kaç tanesi aşısızdı? Kaç tanesi henüz tek doz aşısınız olmuşu? Kaç tanesi 2 doz aşı olup da üzerine 3. hatırlatma dozunu olmamıştı? Bunlar çok önemli. Bunlara erişilemiyor olsa bile en azından aşı durumları hakkında verilecek bir bilgi çok kıymetlidir.” dedi.
“18 milyon kişiye tek doz bile uygulanmadı”
Vakalardaki aşılama bilgilerinin çok kıymetli olduğunu belirten Prof. Dr. Altun, Geçtiğimiz gün Bakan Koca’nın kendi ağzından çıkan bir açıklama vardı, ülkemizde 18 milyon vatandaşa henüz tek doz aşı dahi yapılamamış. Kuvvetli bir aşı direnci var ve bunun kırılması gerekiyor. Bu yüzden, sahada çalışan arkadaşlarımızın da şahit olduğu tablo açıklanırsa, insanların kafasındaki aşı ile ilgili tereddütler de ortadan kalkacaktır.” şeklinde konuştu.
Aşıyla ilgili dolaşan kulaktan dolma hurafeler
Koronavirüsle mücadele konusunda en etkili silahın aşılama olmasının bilinmesine rağmen, özellikle de sosyal medya üzerinden gelişen aşı karşıtlığı da büyümeye devam ediyor. Açıklamasına bu konu hakkında konuşarak devam eden Gürcan Altun, toplumda kulaktan dolma daha önce de duyduğumuz kısırlık ve çip gibi yanlış bilgi ve hurafelerin yayıldığını belirterek, “Özellikle kısırlık için söylüyorum. Kovid-19 hastalık olarak, erkeklerde sperm mortalitesini etkiliyor. Yavaşlatıyor. Hatta kısırlığa yol açma durumu var. Oysa ki tersten baktığınızda aşı, kısırlık yapıcı bir etki göstermiyor. Aşıyla ilgili böyle bir durum söz konusu değil. Bunlar dünya çapında yapılmış araştırmaların sonuçları, ‘kısırlık yapar’ demek kulaktan dolma hurafeler. Şimdi bu insanlara onların açısından bakıp şunu sormak lazım: ‘Kısır olmak mı, ölmek mi istiyorsunuz?’ Biz aşıyı ölmemek için oluyoruz. Önemli nokta da bu. Aşının kısırlık yapacak gibi bir ektisi yok!” dedi.
Tek doz aşı korumuyor
Yurt genelinde yürütülen çeşitli aşı kampanyaları ve aşılama çalışmaları ile birlikte 1. doz aşı %76 olarak kayıtlara geçse de 2. doz aşılamanın oranı Sağlık Bakanlığı istatistiklerine göre %58’lerde kaldığı görülüyor. Tek doz aşı ile hastalıktan korunacağını düşünen vatandaşlara kötü haberi veren Altun, “Tek doz aşının koruyuculuk yönünde bir etkisi yok.” derken yıllardır diğer aşılarda da uygulanan takvim ve çizelgelere dikkat çekerek, “Her aşının bir çizelgesi ve bir programı vardır. Biz çocukluk çağında difteri, boğmaca ve tetanos karma aşıları oluyoruz. Neden? Çünkü tek dozda etkisi olmadığı için koruyuculuk açısından bu önemli. Burada da iki doz aşının olması gerekiyor.” diye konuştu.
“Sağlık Bakanlığı şeffaf değil, güvensizlik var”
Sağlık Bakanlığı’nın doz artırımı konusunda veri sunmadan kararlar aldığını, aşı tedarikine göre güncellemelerin yapıldığına dikkat çeken Altun, bu konuyla ilgili de şu açıklamaları yaptı: “Sağlık Bakanlığı baktı, kendi elindeki verilere göre ve bilimsel çalışma yapmak üzere paylaşılmadı. Sağlık Bakanlığı’da inanılmaz veri var; ancak biz bunu Şili örneğinden verebiliyoruz. İki doz Sinavoc aşısından 3 ay sonra ciddi anlamda antikor düzeyi düşüyor. Bu yüzden 3. doz Türkiye’de de gündeme geldi. Muhtemelen Sağlık Bakanlığı da elindeki verilerden biliyor; ama açıklamıyor. Bu açıklamamaları ve şeffaf olmamaları nedeniyle insanların kafasında çok fazla güvensizlik var. Oysa ki kalkıp ‘Biz devlet olarak geç kaldık. Çin menşeili inaktif aşıyı bulduk. Sağlık çalışanlarını ve 65 yaş üzerini bu şekilde aşıladık. Kısıtlama tedbirleri ile birlikte onlar üzerindeki ölümleri azalttık. Verilerimiz de bunu gösteriyor. Ancak sonradan baktık ki, 6 aydan sonra koruyuculuk düzeyinin gerilediği yönünde bilimsel veriler ortaya çıkınca 3. doz aşıya karar verdik’ denilebilirdi. Bunu net ve şeffaf bir şekilde anlatarak ben söyledim. Herkes anlayabilir. Bu kadar basit. Bunun başka yolu yok ve insanlar da bu şekilde aşı olurlar. Aşı ölmemek için yaptırılacak bir şeydir.”
“Pfizer-BioNTech bir adım önde”
Öte yandan vatandaşların aklını karıştıran bir başka konu ise ‘Hangi aşı?‘ sorusu. Türkiye’de uygulanan iki aşı olan Sinovac ve Pfizer-BioNTech aşıları konusunda yapılan araştırmalar hakkında bilgi veren Gürcan Altun, varyantlar üzerinden konuşarak, şu ifadeleri kullandı: “Şu anda dünyada baskın olarak görülen delta varyantına karşı en etkili olan Pfizer-BioNTech aşısı. Diğerlerinden bir adım önde. Tabi bu aşı olundu diye bireysel önlemler alınmazsa yine ciddi risk var. FDA onayı alınması ile birlikte bu aşının güvenilirliği söz konusu. Bakarsanız Sinovac aşısının yapıldığı ülkeler Brezilya, Şili ve Endonezya gibi ülkeler. Türkiye’de bunların içinde FAZ-3 çalışmasındaydı. Kullanım doz ve ülke sayısı Sinovac‘ta daha az. Bir tek Şili’den gelen veriler var. Türkiye’de de aşıyla ilgili veriler var ve Sağlık Bakanlığı bunları yayınlamadı. Bunun mutlaka bilimsel bir veriye dönüştürülmesi lazım. FAZ-3 çalışmasına alınan bireyler, FAZ-4 çalışmalarında takip edilmeli. İkinci doz aşıdan sonraki antikor durumunun da bilim dünyasıyla paylaşılması ve ona göre adım atılması gerekiyor. Sinovac’la ilgili çalışmalar hep Şili’den gelen veriler referans alınarak yapılıyor.
BioNTech için çalışmalar İsrail’de, İngiltere’de, Amerika’da var. Daha fazla yerde yayınlar olduğu için bununla ilgili bilimsel kanıt niteliği taşıyan çalışmalar var.”
Bir sonraki yazıda..
- Vakaların %95’i delta varyantı
- Delta varyantı için sosyal mesafe arrtı
- Çocukların aşılanmasında geç kalındı