Gündem

Keşan Sokak Hayvanları Geçici Bakım Evi ve Rehabilitasyon Merkezi açıldı

Keşan Belediyesi tarafından yaptırılan Keşan Sokak Hayvanları Geçici Bakım Evi ve Rehabilitasyon Merkezi ve Pati Parkı düzenlenen törenle açıldı. Açılış töreninde TBMM Başkanı Şentop’a sokak köpeği armağan edildi

“500 kedi evi ve 300 köpek kulübesi yapmakla gururlanıyoruz”

Törenin açılış konuşmasını yapan Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu, Trakya’nın en büyük ve en kapsamlı bakımevinin yapıldığını ve bunun da diğer belediyelere örnek olması gerektiğini belirterek, “Keşan Belediyesi olarak, kedi köpek sahiplenenlere yuvalar armağan ediyor, 500 kedi evi ve 300 köpek kulübesi yapmakla gururlanıyoruz. Can dostlarımıza ve bütün Trakyamıza hayırlı olsun. Bu yuva bin hayvan kapasiteli, kedi, köpek, kuş ve güçten düşmüş yük hayvanlarının meskeni ve rehabilitasyon merkezidir. Bu tesis, 72 dönüm alanda üzerinde kurulu, 2 ameliyathanesi ile tüm bölgeye hizmet verecek. 2 milyon 568 bin maliyetle ve Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nden 693 bin TL hibe ile inşa edilen bir gururdur. Bu barınak kediden köpeğe, attan kuşa kadar çok sayıda sahipsiz hayvanın vatandaşlarımızca sahiplenilebileceği ve can dostlarımızın kısırlaştırıldıktan sonra tekrar doğal yaşam alanlarına bırakılacağı bir yerdir.” dedi ve barınağın hazırlık çalışmalarını yapan ve temelini atan geçmiş dönem Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan’a özel olarak teşekkür etti.

“Merhamet duygusu çocuklu zamanında hayvanlara karşı duyulan merhamet ile gelişir”

Edirne Valisi Ekrem Canalp ise insanlardaki merhamet duygusunun bebeklik ve çocukluk dönemlerinde hayvanlara karşı duydukları merhamet duygusu ile beraber geliştiğini belirterek, “İlerleyen dönemde merhamet duygusu gelişmiş çocuklar yetiştirmek istiyorsak yapmamız gereken iş çok basittir. Onların çocukluk dönemlerinde hayvanlara karşı merhamet duygusu gelişmiş çocuklar olarak ortaya çıkartabilmek, bizim için eğitebilmek onlara bu duyguyu verebilmek önceliğimiz olmalıdır.” dedi ve Edirne Valiliği tarafından daha önceki projelerle elektrik direkleri üzerinde kurulan leylek yuvalarına değinerek “Yapmış olduğumuz en güzel harcamalardan biriydi” dedi.

“Hayvanların maruz kaldığı şiddetin kabul edilir yanı yoktur”

TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı Fatma Aksal da barınağın tüm Türkiye’ye örnek olması gerektiğini belirterek, “Hayvan hakları diyenlerin İstanbul’da yaşanan Adalar’daki atlara karşı uygulanan vahşetin İstanbul Büyük Şehir Belediyesi’nde, hayvanların maruz kaldığı şiddetin davranışların hiçbirimiz için kabul edilir tarafı yoktur. Çok büyük üzüntü kaynağıdır. İnşallah bu hayvan barınağında çocuklarımıza bu hayvan sevgisini aşılar ve hayvan dostlarımızın da bakımını hizmetini sağlarız.” dedi.

“Erdoğan bize cesaret verdi”

AK Parti Tekirdağ Milletvekili Mustafa Yel ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, hayvanların korunmasına ilişkin kanun teklifini verdiklerinde kendilerine büyük destek verdiğini ifade ederek, “Mecliste Hayvan Hakları Araştırma Komisyonu’nu topladığımız zaman bizlere gerçekten çok büyük cesaret vererek burada yapılması gereken çalışmalarda ‘ne yapılması gerekiyorsa arkanızdayız’ diyerek büyük bir cesaret verdi. Önümüzü açarak bize bu konuda gerçekten bir çalışma azmi verdiği için ve duyarlılığından dolayı sayın Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyorum.” dedi.

“Geçici bakım evlerine yüzde 40 oranında mali destek sağlıyoruz”

Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar 1. Bölge Müdürü Fahrettin Ulu da Keşan’ın Trakya’nın en büyük ve en kapsamlı bakımevi ile diğer belediyelere örnek olması gerektiğini ifade ederek, “Sayın Bakanımız Dr. Bekir Pakdemirli’nin himayelerinde hayvanların korunması, geliştirilmesi ve iyileştirilmesi amacıyla belediyelere ve yerel yönetimlere geçici hayvan bakım evleri için gerek yer konusunda gerek diğer izinler konusunda görüş bildiriliyoruz. Sadece bakım evinin yapılacağı yerle ilgili olarak değil bunun yanında projelendirilen geçici bakım evlerine yüzde 40 oranında mali destek sağlıyoruz.” diye konuştu.

“İnancımız ve medeniyetimizin geleneğidir”

Törendeki son konuşmayı ise, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, yaptı. hem hayvanları koruyup hem de çocuklara hayvan sevgisini çocuklara aşılamaya çalıştıklarını söyleyerek sözlerine Başlayan Şentop, “Kainatın nazik dengesini korumak, ‘yaratılanı yaratandan ötürü sevmek’ düsturu, inancımız ve medeniyetimizin geleneğidir.” derken, Osmanlı medeniyetinin sokak hayvanlarına tanınan haklarla günümüzden çok ileride olduğuna işaret ederek, “3. Murad’ın fermanı at ve katırlara taşıyabileceklerinin üstünde yükleme yapılmasını yasaklamakta, buna uymayanlara da ceza getirmektedir. Osmanlı döneminde ayrıca yaban hayatının korunmasına ilişkin, avcılığın avlanmanın kurallarına dair hem denizde, hem de karada bazı sınırlamalar getiren kanunlar mevcuttur.” şeklinde konuştu aynı zamanda 2020 verilerine göre yerel yönetimlerce idare edilen geçici hayvan bakım evlerinin yaklaşık 100 bin toplam kapasitesi olduğunu ve 255 hayvan barınağının bulunduğunu belirtti.

“Yeryüzü sadece insana ait bir alan değildir”

Sözlerine Hayvanları Koruma Kanunu’na değinerek devam eden Şentop, bu düzenlemeyle hayvanların mal ya da eşya olarak gören anlayışı kaldırıp, “can” statüsüne kavuşturduklarını belirterek, şunları kaydetti: “Bu kanun düzenlemesi bağlamında hayvanlara karşı işlenen suçlara da hapis cezası düzenlendi. Yine bu kapsamda belediyelere verilen sorumluluklar ve buna bağlı olarak mali destekler arttırıldı. Son çıkan yasal düzenlemelerle insanlık ayıbı olan pet shoplarda olumsuz şartlarda bir meta aracı olan kedi köpek satışı da artık yapılamaz hale getirildi. Yeryüzü sadece insana ait bir alan değildir. İnsanoğlu maalesef kendini tabiatın tek hakimi zannetmekte, yanılgıya düşmekte. Malumunuz olduğu üzere sokak hayvanı dediğimiz sahipsiz sokakta doğan yaşayan ya da evden atılan başıboş bu hayvanlarla insanlar arasındaki etkileşimi sağlıklı boyutlarda tutup halk ve hayvan sağlığını güvence altına almak devletimizin sorumluluğudur.”

“Konuşamasalar da terk edildiklerinin farkındalar”

Hayvan Hakları Federasyonu’ndan edinilen istatistiki verilere göre, Türkiye’de evcil hayvanların satıldığı dükkanlardan alınan hayvanların yüzde 60 veya 70’inin bir süre sonra sokağa atıldığına vurgu yapan Şentop, sahipleri tarafından hediyelik olarak alınan hayvanlardaki terk edilme hüzünlerinin gözlerinden okunduğunu ifade ederek konuşmasına devam eden Şentop, “Terk edilen kedi ve köpekler bir çocuğun karne hediyesi, kimi bir sevgilinin doğum günü hediyesi olarak önce seviliyor, hevesler geçince ya sokakların ya da hayvan barınaklarının sakini oluyorlar. Konuşamasalar da onlar terk edildiklerinin farkındalar. Çoğu zaman yemeden içmeden kesilenler var aralarında. Hepiniz sahibine bir şey olduğunda onunla birlikte acı çeken, hatta sahibi öldükten sonra kendisi de kısa bir süre sonra yaşama son veren, veda eden, ölen hayvanların haberlerini okumuş ve görmüşsünüzdür.” ifadelerini kullandı.

Ardından Trakya Pet Festivali kapsamında düzenlenen ‘Patili Dostlar Güzellik Yarışması’nda dereceye girenlere ödüllerini veren Şentop, daha sonra protokol üyeleriyle bakımevinin açılış kurdelesini kesti, hayvan barınaklarını gezdi. Daha sonra Şentop’a Helvacıoğlu tarafından sahiplenilmek üzere sokak köpeği hediye edildi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu