Kantar; siyaset, spor ve STK temsilcilerine seslendi: “Bu yaklaşımı esefle kınıyorum”
Yenimescit Mahallesi Muhtarı Fikret Kantar, Şubat Ayı Keşan Belediyesi toplantısında çıkan olaylar üzerinden gündeme gelen ‘temsil’ konusu üzerine konuştu. Asıl sorunlara değinmek yerine siyasi çıkarlar peşinde gidip ‘Romancılık’ yapıldığını belirten Kantar, “Kimse Roman halkını yem olarak kimsenin önüne atıp yedirmesin” dedi.
Sözlerine, verilen önerge doğrultusunda Keşan Belediyesi Konferans Salounu‘na klarnet ustası Selim Sesler‘in isminin verilmesinden dolayı oldukça mutlu olduğunu belirterek başlayan Kantar, “Keşan ve Avrupa’da isim yapmış klarnet üstadımız Selim Sesler‘in isminin verilmesi beni çok mutlu kıldı. Emeği geçen herkese ve Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu‘na yürekten, samimi duygularla teşekkür ederim.” diyerek başladı. Ardından mecliste yaşanan ve kamuoyunda geniş yer tutan olaylar ve Romanlara yansımaları hakkında konuştu.
Pire için yorgan yakıldı
Pire için yorgan yakma çabaları sonrasında toplumsal ayrışmanın eşiğine getirilen Keşan’da bu gibi durumların daha önce de yaşandığını belirten Kantar, “Meclis toplantısı sırasında hiçbirimizin istemediği olaylar meydana geldi. Geçtiğimiz yıllarda da birileri aynı bu şekilde olmayacak bir şey uğruna pire için yorgan yakma olayı yaşattı. ‘Gulyabani olayı’ piyasaya sürdüler ve mahallem adına hiç de iyi olmayan şeyler meydana geldi. 43 gencimiz tutuklu olarak kaldılar, tahliye edilseler de beraat edemediler.” derken mahalelinin halen zor durumda olduğunun altını çizgi.
“Kimse orada hiçbir ırkı temsil etmiyor”
Romanları temsil konusunda sorunlar yaşandığını kaydeden Fikret Kantar, “Siyasi arenada kendilerini çok önde görmek isteyen kardeşlerimiz bazı şeyler doğru yapmıyorlar, doğru yapmadıkları olaylardan dolayı da sıkıntılar yaşamak zorunda kalıyoruz. Bir konu yaşandığında hemen, ‘ben romanları temsil ediyorum’ deniyor; ama sen Romanları temsil ediyorsan, o zaman Pomakları temsil eden de var, Boşnak ve Gacallar‘ı da temsil eden de var orada. Kimse orada hiçbir ırkı temsil etmiyor. Biz Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşıyoruz, 30 bin nüfuslu Keşan’daki tüm halkı temsil ediyoruz orada. Halkı temsilen konuşmamız gerekiyor.” şeklinde konuşarak şu sözleri dile getirdi:
“Romanları da ezerek geçiyorsunuz!”
“Romancılık adı altında ben her türlü eyleme karşıyım. Bunların yapılmaması gerekiyor. Kimse bir etnik kökeni temsil etmemekte ve etmemelidir. Bu şekilde olaylara yaklaşanları da esefle kınıyorum. Sanki bütün Romanlar birleşip bir partiye oy verip bir kişiyi seçmiş algısı oluşturulmakta, aslında böyle bir şey yok. Bunu diyorsanız büyük bir yanlış yapıyorsunuz ve karşınızdaki Romanları da ezerek geçiyorsunuz demektir. Hiçbir Roman bir partiye göbeğinden bağlı değil. Herkesin ayrı ayrı siyasi görüş ve düşünceleri var.”
Son olarak etnik kimlik üzerinden siyaset yapıldığı ve asıl sorunlara odaklanılmadığını söyleyen Kantar ilgililere şöyle seslendi:
“Ayrımcılığa mahal vermeyelim”
“Siyasi temsilcilerimize, spor kulüplerimize, STK’larımıza sesleniyorum gelin hep beraber adım atalım, güçlü olalım ve ayrımcılığa mahal vermeyelim. Eğitime önem verelim, kariyer sahibi olup da meclise girenlerin karşılarındakini daha sağlıklı dinleyip, daha mantıklı cevaplar vermelerini sağlarız.
Ama bunun yerine biz eğitim ile hiç ilgilenmiyoruz, istihdam için, barınma için hiçbir mücadele vermiyoruz; varsa yoksa ‘Ben Romanları temsil ediyorum’ diyorlar. Kardeşim sen nerede yaşıyorsun ya?
“Eğitim için mücadele verin, yer edinmek için değil!”
Bu sözlerim kimsenin şahsına değil; tüm STK’lara sesleniyorum: ‘Kimse Roman halkını yem olarak kimsenin önüne atıp yedirmesin. Hepsi eğitime önem versin, istihdama önem versin, barınma için mücadele versin. Kendilerine yer edinmek için değil!”