Emekli Öğretmen, Köşe Yazarı ve Keşan FM Program Moderatörü Cavit Deniz, Keşan Kent Müzesi’ni ziyaret ederek, arşivinde bulunan ve 2000 – 2011 yılları arasında Keşan FM’de yayınlanan 11 yıllık ses ve görüntülerden oluşan radyo program kayıtlarını, değerlendirilmek üzere Müze Koordinatörü Aslı Avcı’ya teslim etti.
Avcı: “İçerikleri çok güzel. Keşan’ın hafızasını tazeleyecek, gelecek kuşaklara aktaracak önemli bilgiler var.”
Keşan Kent Müzesi’ne elinde arşiv kayıtlarıyla gelen Deniz’i, Avcı karşıladı.
2000 yılından 2011 yılına kadar Keşan FM’de yayınlanan bir dizi programın CD’lere aktarılarak muhafaza edilmiş ve arşivlenmiş ses ve video görüntülerini içeren kayıtlarını Keşan Kent Müzesi’ne hediye eden Deniz; “Bu CD’ler Keşan FM’de 2000 yılından itibaren “Gündemde Öne Çıkanlar” ve “Haftanın Konuğu” isimli programların ses kayıtları, bir kısmı da görüntülü kayıttır.
Yaşadığınız kentin hafızasına katkı yapabilmek adına Keşan’da kurulmakta olan ve toplum tarafından da benimsenen Keşan Kent Müzesi’nde bunları değerlendirmek düşüncesindeyim. Burada Keşan’ın o dönemine ait sosyal, ekonomik, sektörel, eğitim, sağlık ve siyasal tartışmalarının ve değerlendirmelerinin programlarını bulmak mümkün. Yani salt bir konuya özgü programlar değil.” dedi.
“Keşan’ın geçmiş hafızası hakkında söz sahibi, fikir sahibi olabilirler”
Keşan’ın günümüzde de konuşulan bazı sorunlarının yıllar önce de yerel medyasında, radyosunda, gazetelerinde konuşulduğunu, tartışıldığını söyleyen Deniz, şöyle devam etti:
“Bu arşivde; bugün hala konuştuğumuz organize sanayi bölgesiyle ilgili, Keşan’ın yollarıyla ilgili programları, Keşan Devlet Hastanesi’nin ambulans şoförü yokluğunun dahi konuşulduğu süreçleri bulmak mümkün, hastanemiz bugün hekim açıklarıyla konuşuluyor.
Yine bu kayıtlar arasında; eğitim konusunda, özellikle Keşan’daki eğitimin başarısında etkin rol oynayan okullar ve o süreçlerdeki özel dershanelerin, kursların katılımcıları, öğretmenleri ile yapılan programlar var. Sınavlara hazırlanma sürecinde psikolojik olarak öğrencilerin desteklenmesi ve ailelerin bilgilendirilmesi, bilinçlendirilmesi adına programlar var.
Burada, siyasal anlamda o süreçte Keşan’daki özellikle yerel radyo, yerel gazetecilik noktasında olunduğu için, yerel aktörlerin katıldığı programlar var.
Umarım ki; yıllar sonra babasını, dedesini, atasını dinlemek isteyen hatta görüntülerini görmek isteyen torunlar, kişiler bu vesileyle görebilir, dinleyebilir aynı anda da Keşan’ın geçmiş hafızası hakkında söz sahibi, fikir sahibi olabilirler.
Çünkü geçmişi bilmeden geleceğe yönelik söz sahibi olmak, geleceği yorumlamak mümkün değildir. Geçmişi de tarihsel süreç içinde; sosyo ekonomik, siyasal, sağlık, eğitim, kültür, folklorik bağlamda değerlendirebilme adına bu programların izlenmesi gerektiği düşüncesindeyim.”
Keşan TSO, Sanayi ve Ticaret Saati, Ekonomik Rapor
Arşiv kayıtlarının 250 civarında programı içerdiğini kaydeden Deniz, 2010 yılının Haziran ve Aralık ayları sürecinde Keşan FM’de yayınlanan, kendisinin de o dönem KTSO Yönetim Kurulu Başkanı olan Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu ile birlikte sektörel bir programı hazırlayıp sunduklarını belirterek, beraberinde getirdiği, Keşan TSO tarafından hazırlanan ve 2011 yılının Ocak ayında yayınlanan “Ekonomik Rapor” isimli dergiden de bahsederek şunları söyledi:
“9 Haziran – 29 Aralık 2010 tarihleri arasında 24 programda 49 oda üyesinin katılımı ve canlı yayınlar sırasında aldığımız çok sayıda telefon bağlantılarıyla gerçekleştirilen programlarda sektör sorunları konuştuk. Programlarda elde edilen sonuçlar KTSO tarafından “Ekonomik Rapor” adıyla yayınlanarak kalıcı, kaynak bir eser haline getirildi.”
Deniz, birbirini destekleyen materyallerin müzede korunarak ve ziyaretçilerine sergilenerek uzun yıllar sonra çok daha anlamlı hale geleceğini düşündüğünü ifade etti.
Arşiv kayıtları ile birlikte kendisine ait “Bendeki Hasköy” ve “Yöremizde Demokratik Öğretmen Hareketleri” isimli iki kitabını da müzeye hediye eden Deniz’e hem ziyareti hem de hediyeleri için teşekkür eden Avcı, şöyle konuştu:
“Bizim için çok kıymetli bir arşivi müzemize emanet ediyor, bizimle paylaşıyorsunuz. Dediğiniz gibi geçmişi bilmeden, öğrenmeden geleceğe yönelik planlar yapmak aslında bir ayağı eksik atılmış adımlar oluyor, biraz dengesiz olabiliyor.
Geçmişi bilip geleceğe öyle yürümek, geçmişteki tecrübelerden ders alıp, faydalanıp yürümek her zaman en doğrusu bizler için de.
Özellikle de gelecek kuşaklarımız, müzemize geldikleri zaman burada dedesini, babasını, amcasını, annesini gördükleri, söylediklerini burada duydukları, o duygularını yaşadıkları anlar aslında çok kıymetli. Çok teşekkür ederiz, bizim için çok değerli bir arşiv.”
