Rüzgarlı hava, pazar esnafının kabusu oldu

Keşan’da uzun süredir üstü kapatılması gündemde olan pazaryerinde esen rüzgarlar vatandaş ve esnafa zor anlar yaşattı. Rüzgarın etkisiyle uçan şemsiyelerden bıkan esnaf, tek eliyle şemsiyelerinin uçmaması için önlem alırken, bir an önce pazar yerinin üstünün kapatılmasını istedi.

Keşan’da her hafta kurulan Halk Pazarı, bu hafta rüzgar eşliğinde açıldı. Zaman zaman şiddetini artıran rüzgar pazar şemsiyelerini uçururken, esnaf da çareyi şemsiyelerin uçmaması için tutmakta buldu.
Sıkı sıkı tutunduğu şemsiyelere göz kulak olmaya çalışan pazarcı esnafı, bir bir eliyle uçmaması için önlem alırken, diğer yandan da gelen müşterilere satış yapmaya devam etti.

Rüzgarla beraber sabitlendikleri yerden uçan dev şemsiyeler, tezgahların üzerine uçtu, bazen de alışveriş yapan vatandaşın üzerine düştü; bazı şemsiyeler ise aldıkları darbelere daha fazla dayanamayıp kırıldı.
Poşet açmaya fırsat bulamadıklarını belirten esnaflar şu şekilde konuştu:

* Ürün mü satalım şemsiye mi tutalım şaşırdık, kışın işimiz daha zor. Kış olunca yağmurdan, yaz olunca da güneş ve rüzgardan kaçıyoruz. Bu zamanda böyleysek yarın öbür gün ne olacak?

* Bir an önce buna çare bulunmasını istiyoruz. İnsanlar pazara gelmiyor. Çocuklarını pazara getirmeye korkuyorlar, her uçan şemsiye de tehlike saçıyor. İnsanlar pazar yerinden kaçıyor.

* Önceki yönetim söz verdi, ama yapmadı. Pazaryerinin üstü kapacaktı kapanmadı; şimdiki başkanımız Mustafa Helvacıoğlu’na söylüyoruz: Bir an önce kapansın pazarın üstü tek istediğimiz bu.

* Pazara girdiğimiz için pişmanız. Her hafta kırılan şemsiyelere para vermekten bıktık. Her hafta 150-200 lira çadır parası veriyorum. Arkadaşların tezgahları dahi yıkıldı rüzgardan onlar ne yapsın? Ölüm olacak burada bu gidişle.

* Havada rüzgar var, uçuyor. Bir insan ölse burada vebalini kim ödeyecek? Helikopter pistine döndü pazar yeri, rüzgar aldı her yeri. Keşan’a şu an kaldırım lazım değil, önce bu pazar yerinin üstü kapatılsın

* Birer kişi şemsiyeleri tutuyoruz, rüzgarda bunu yapmak zorundayız. Birimizi şemsiyeye sahip çıkıyor diğerimiz de satış yapıyor. Bunu yetkililer duyup güzel bir şey yaparlarsa çok makbule geçecek.