Sezonun ilk buğdayının salon satışına “süne mücadelesi” damga vurdu
2021 yılının ilk buğday ürünü, sembolik satışta 5,25 TL’ye alıcı buldu. Salon satışında ise süne ile mücadele günün gündem konusunu oluşturdu. Sünenin yarattığı tahribata dikkat çeken Tolga Saltık “Tüm kriterler çok iyi olsa da, süneyi yüksek gördüğümüzde diğerlerinin hiçbir kıymeti kalmıyor. 2021 yılında süneyi konuşmak yakışmıyor” dedi.
Keşan’da, 2021 yılının ilk buğday ürünü, dün Keşan Ticaret Borsası’na geldi. Yapılan temsili salon satışında açık arttırmada, Mahmutköy’de yetiştirilen buğday, kilogramı 5,25 TL’den yine Mahmutköylü Salahaddin Kızıl tarafından satın alındı.
Yağışlar hasadı bir hafta geciktirdi
Salon satışı öncesinde konuşan Keşan TB Yönetim Kurulu Başkanı Necmi Kaymaz, ilk ürün satışının bölgeye ve çiftçilere hayırlı olmasını dilerken, ilk arpa ve ilk buğday satışların, geçen yıla göre birer hafta geç gerçekleştiğini dile getirdi. Kaymaz, bu durumunun nedeninin de son günlerdeki etkili yağışlara bağladı. Süne ile ilgili yaptıkları çalışmalar hakkında bilgilendirmede bulunan Tarım ve Hayvancılık Keşan İlçe Müdürü Gökhan Kıyım ise, süne ile mücadele kapsamında doğru ilaçlama yapılan alanlarda herhangi bir sıkıntı olmadığı bilgisini verdi.
“Konteyner bulmakta sorun yaşıyoruz”
Daha sonra sözü Hububat, Baklagil, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve Keşanlı iş insanı Tolga Saltık aldı. Rusya’nın buğday ithalatı yerine, un fabrikalarını modernize ederek üretime geçmesi ve Afrika ile Asya pazarına girmesini değerlendirdi. “Rusya’da un fabrikalarının kurulmasıyla ilgili ciddi bir çalışma var. Hatta enteresandır, bir Türk profesör de bununla bir strateji çiziyor. Fakat bu sorundan önce bizde ağır bir konteyner bulma problemi var. Afrika’nın tamamında, Güney Amerika’ya konteyner bulmakta sorun yaşıyoruz. Konteyner fiyatları, dolayısıyla taşıma fiyatları çok yükseldi. Bu fiyatları kabul etseniz de rezervasyon yaptırmakta problemler yaşanıyor. Bu anlamda ihracatta 10’da 1’e kadar düştük. Bu durum da kolay kolay da aşılabilecek gibi durmuyor. Un ihracatının iç piyasadaki buğday ticaretimize konu olmadığını biliyoruz. Dolayısıyla ihracatın olması ya da olmaması buğday tüketimimize direkt etki değil. Ancak un fabrikaların kapasite kullanımını zora sokan bir durum var. Geçen yıldan bu yana buğdayda oluşan fiyat artışı, bu yıl da bazı insanların yüksek beklentileri var. Ben, fiyattan ziyade sürdürülebilir bir tarım için verimin önemli olduğunu düşünüyorum. Bizim birim metrekareden en yüksek verimi almamız gerekiyor. Fiyat her şey demek değildir. Rusya 10 yılda bütün hububat üretimini 2’ye katladı. Bazı çalışmaları esas verimlilik üzerine yapıyor olmamız gerekiyor. Burada da Ticaret Borsaları ve Ziraat Odalarına ciddi işler düşüyor.” diye konuştu.
“2021’de süne konuşmak yakışmıyor“
Teknolojinin tarıma katılması için yapılması gerekeni yapmak için hazır olduklarını ifade eden Kaymaz, “Bu üretici hepimize lazım. Bolluk varsa ucuzluk var, ucuzluk varsa enflasyon yoktur. Umutsuz olmaya gerek yok. Bölge olarak yağışları tam zamanında alıyoruz. Bunu iyi değerlendirmemiz gerekiyor.” derken, Necmi Sezer de, hububat döneminin, doğal afetlerden uzak olacak şekilde gerçekleşmesini temenni etti. Keşan TB personelinin satışa getirilen buğday ile ilgili teknik bilgi vermesinin ardından, süne ile mücadeleye değinildi. Süne ile mücadelenin son derece önemli olduğunun altı çizilirken, süne görülen bölgede herkesin ilaçlama yapmaması durumunda tam etkin bir mücadeleden söz edilmesinin çok da mümkün olmadığı belirtildi.
Bu konu hakkında görüş bildiren Tolga Saltık da, mayalı ürün üretiminde sünenin büyük dezavantaj olduğunu belirterek, hamurun işlenebilirliği konusunda tahribat yarattığını söyledi. Saltık sözlerine daha sonra şu ifadelerle devam etti. “Burada 10 kriter de yazsanız, 11. kriter olarak süneyi yüksek gördüğünüz anda geri kalan hiçbirinin inanın kıymeti kalmıyor. O kadar önemli. Süne ‘0’ olsun diğerleri düşük olsun. Bu mu, diğeri mi? Vallahi diğeri. Süne herkes için çok büyük problem. Bir de bu senenin başka bir problemi daha var, mutlaka Tarım İlçe Müdürlüğü ilaçlama yapmıştır ama; kimisi tarlasına zarar vermemek düşüncesiyle girmiyor yada yağışların olması sebebiyle süne ilaçlamasının yapılacağı döneme engel oldu. İpsala’da da aynısını gördük, sanki süneli bir yıl geldi. Ciddi bir problem. Gübre atmak neyse, aynı şekilde süne ilaçlaması da yapılması olmazsa olmaz olmalı. Süneyi 2021 yılında konuşuyor olmak sanki yakışmıyor gibi geliyor bana”
Mahmutköy’den Mahmutköy’e gitti
Bu konuşmaların ardından salon satışına geçildi. Çiftçi Adem Başkaya’nın Mahmutköy’den getirdiği 1 ton ağırlığındaki buğday, salon satışı ile açık arttırmaya sunuldu. Keşan TB personeli Mehmet Emek tarafından, 2,25 TL’den açık arttırmaya sunulan; nem 11,8, hektolitre 80,8, gluten 30,7, indeks 96, protein 12,8, nişasta 70,8, selüloz 3,2, süne 3,8 değerlerine sahip ilk buğday ürünü, Mahmutköylü Salahaddin Kızıl tarafından kilosu 5.25 TL’den satın alındı. Açık arttırmanın sonrasında, Keşan TB Meclisi, 50 litrelik mazot fişi ile günün anlam ve önemini belirten hatıra tabağını Başkaya’ya verdi. Hasan Şen ve Yönetim Kurulu üyeleri de üreticilerin teşvik edilmesi amacıyla, her yıl olduğu gibi ilk ürün sahibine çeyrek altın hediye etti. Satış sonunda, 326 Sayılı Keşan Tarım Kredi Kooperatifi tarafından da bor ve yaprak gübresi hediye edildi.
