Sessiz tehlike: Ganos fayı!
Kahramanmaraş’ta merkezli yıkıcı depremlerin ardından beklenen büyük Marmara depremi ile birlikte bölgemizi ilgilendiren Ganos fayı tekrar gündeme geldi. En son 1912 yılında kırılan ve bölgede büyük yıkımlara neden olan faya tekrar gözler çevrildi. Son büyük hareketinde 7.3 büyüklüğünde depreme yol açan ve 2800’den fazla kişinin ölümüne sebep olan Ganos fayı için verileri derledik.
Geçtiğimiz yıllarda İstanbul ve Boğaziçi üniversiteleri, Almanya GFZ Enstitüsü ve TÜBİTAK’tan bilim insanlarının yürüttüğü çalışma ile Şarköy’ün birçok noktasına 40’ın üstünde Ganos fay hattı üzerine sismolojik gözlem istasyonları kurulmuştu. Son olarak 2014 yılında Gökçeada açıklarında meydana gelen 6.4 şiddetindeki depremin ardından korkutan ve her ne kadar sessiz olsa, yakınlarında çok sayıda insanın yaşaması sebebiyle fay çevresi o halen izleniyor.
“Yaklaşık 100 yıldır sessizlik içerisinde”
Aynı zamanda Tekirdağ ile Saros Körfezi arasında ve Saros Körfezi içerisinde devam eden Kuzey Anadolu Fayı’nın uzantısı olan segmentler için geçtiğimiz günlerde konuşan Jeoloji Mühendisi Cem Kaya, fayın geçmişi ve geleceği il ilgili “Ganos fayı, 1912 yılında kırıldı. Stresini boşalttı. Yaklaşık 100 yıldır sessizlik içerisinde. 100 yıldır, 2.5 metre civarında bir atım biriktiğini tahmin ediyoruz. 1912 yılında, 5-5.5 metre civarında bir atım vardı. Şarköy’ün 100 yıllık bir süresi daha var.” derken fayın komşu olduğu diğer faylarla stres aktarımı yapmasının da muhtemel olduğunu belirterek, “Ganos fayına ne kadar stres aktarır ve süreyi ne kadar öne çeker bilmiyoruz.” demişti.
Trakya’da 300’e yakın köyü etkilendi
Depremde 310 köy ve kasaba ile 272 yerleşim alanı ağır derecede hasar gördü. Toplam 83.633 kişinin evsiz kalmasına neden olan felakette, yaklaşık 100 km yarıçaplı alan içerisinde yer alan tüm kamu binaları yıkıldı ve ilk şoktan hemen sonra, yangın ve heyelanlar meydana geldi.
Aktif Tektonik Araştırma Grubu Toplantısı’da konu hakkında bilgileri paylaşan Prof.Dr. Şaban Bedri Alpar, tarihsel bilgiler ve halen korunabilmiş jeolojik veriler ışığında Mürefte-Şarköy Depremi olarak da bilinen deprem için, şu açıklamayı yaptı: “1912 Depremi Perşembeyi Cumaya bağlayan gece yarısının hemen arkasında olmuş, 2800 den fazla ölü, 7000 civarında yaralı bırakmış, Biga ve Trakya’da 300’e yakın köyü etkilemiştir. Yüzey dalgası Avrupa istasyonlarındaki mekanik aletler tarafından Ms=7.3 olarak saptamıştır. Depremin 40-50 saniye sürdüğünü bildirmiştir. Depremden sonra 13 Eylül’de büyük bir artçı şok olmuştur. Yıkılan ev sayısı 12,600 dür. Büyük yıkım alanı Şarköy ve Mürefte olduğundan deprem Mürefte Şarköy Depremi olarak anılsa bile esas yeri Gaziköy ile Kavak arasında bulunan Ganos Fayıdır.”
Tsunami tehlikesi
1912 depreminin bölgede tsunamiye de yol açma olasılığından da bahseden belirten Alpar, “Kırığın Gölcük batısı ile Gaziköy arasındaki kara alanında ve Gaziköy doğusunda deniz içinde yön değiştirdiği alana kadar olan uzunluğu, yaklaşık 56 km dir. 1912 kırığının Ganos heyelanını hareketlendirdiği ve bir tsunami oluşturduğuna dair veriler bulunmaktadır. Sığ sismik kesitler ve heyelanın morfolojisi ile, 1912 depreminde oluşan atıma göre, kırılmanın deniz içinde Ganos Heyelanının batısında sonlandığını düşünmektedir. Arazide yapılacak çalışmalar ile, deniz çalışmasını bir araya getirdiğimizde yeni verilere ulaşılabilecektir.” dedi.
Deprem değil, bina öldürür
Son olarak ülkenin neredeyse her noktasında olduğu gibi Saros’un da deprem hattı üzerinde olduğu bir gerçek. Tam bir tarih verilmese de yıllardır sessizliğini koruyan Ganos fayının kırılması muhtemel. Depremin önüne geçilemeyeceğini söyleyen bilim insanları, binaların güvenilir olması gerektiğine not düşerek, deprem dalgalarını büyüten gevşek zeminler, yeraltı suyunun yüzeye yakın olduğu tarım alanları gibi yerlerde yapılaşmaya gitmekten kaçınmak, yüksek katlı yazlık tipi zayıf yapılardan uzak kalmak, mutlaka zemin araştırmaları yapılmış, deprem yönetmeliğine uygun inşa edilmiş yapı tiplerinin tercih edilmesi önceliklerimiz arasında olması gerektiğini söylüyor.