Okullar açılırken dikkat çeken önerilerde bulunan Prof. Dr. Altun: “Aşılamada geç kaldık”
Türkiye’de okullar uzun bir sürenin ardından koronavirüs gölgesinde tekrar yüz yüze eğitime açılıyor. Çok yakında tüm sınıflar maskeli öğrencilerle dolacak ve aksi bir durum olmadıkça sezon sonuna kadar devam edecek. Okula dönüş kararını değerlendiren, Edirne Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Gürcan Altun salgın döneminde ilk okul kapatan ülkenin Türkiye olduğunu kaydederken, öğrenci aşılanmasına çok daha önce geçilmiş olması gerektiğini belirterek, “Geç kalındı” dedi.
“Delta varyantı için sosyal mesafe arttı”
6 Eylül’de okulların açılma kararını değerlendiren Edirne Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Gürcan Altun, orijinal halinden daha bulaşıcı olarak evrilen ‘varyantlar’ konusuna dikkat çekti. Eskisinden çok daha riskli hale gelen koronavirüs ile ilgili konuşan Altun, “Şu an dünyada en fazla görülen, vakaların yüzde 95’lerin üzerinde görüldüğü delta varyantı var. Koronavirüsün orijinal haline göre pozitif çıkanlar en az iki kat daha fazla. Sosyal mesafe uzamış durumda. Normalde 1 buçuk metre yetiyordu; ama delta varyantı için 2 metre deniyor en az. Biz aşılı olmamıza rağmen hasta olabiliriz, bireysel korunma yönetmelerine dikkat edeceğiz.” dedi.
Okullar 6 Eylül’de açılıyor! Ya sonra?
Bir yandan hızla yayılan delta varyantı ve yeni türevler, diğer yandan da aşılama çalışmaları ile devam eden koronavirüs savaşlarında en çok konuşulan konuların başında ise eğitim geldi. Önceki dönem açılan, ancak sonra kapanan; daha sonra belli yaş grupları ve sınıflara yönelik tekrar açılan okullar gerek öğrencilerin gerekse de öğretmen ve velilerin çok farklı deneyimler kazanmasına sebep olmuştu.
“Riski en az olan eğitim sektörü”
Geçtiğimiz hafta öğrencilerin aşılanması ile başlayan hazırlıklarla yeni eğitim-öğretim yılında ders zili çalacak okullarda mesafe ve maske olduğu kadar artık aşılanma da büyük önem taşıyor. Alınan tüm önlemler ile okulların bir daha kapatılmaması gerektiğine vurgu yapan Edirne Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Gürcan Altun, gerekli önlemler alındığında bulaş riskinin en az okullar olacağını belirterek, şu ifadeleri kullandı: “Okulların mutlaka açık olması gerekiyor. Dünyada okullarını ilk kapatan ülke biziz. Çocukların eğitiminden bir buçuk yıl çalındı. Çocuklar, bulaştırıcılık açısından erişkinlere oranlara daha az bulaştırıyorlar. Bu yüzden önemli. Geçmişte 12 yaş ve üzerindeki çocukların aşılanması yönünde bir veri yoktu, şimdi bu ortaya çıktı. Bu veriler üzerinden elde edinilen bilgiye göre, 12 yaş ve üzeri çocukların bir an evvel aşılanması gerekiyor. Okuldaki öğretmen, çalışan, servis şoförlerinin aşılanmış olması gerekiyor. Buna rağmen ayrıca, sınıflardaki öğrenci mevcutlarının da azaltılmış olması lazım. Yarıya düşülmeli ve sınıf sayısı artırılmalı, gerekiyorsa Milli Eğitim Bakanlığı öğretmen sayısını da artırmalı. Okullar en son kapanan olmalıdır. En az riskli eğitim sektörüdür.
Bununla birlikte hastalık belirtisi gösteren bireylerden de örnek alınmış olması lazım. Bir de toplumda herhangi bir klinik belirti göstermeyen bireylerden de örnekler alınması, sereprovelans çalışması yapılması lazım.
“Geç kalındı”
Son olarak eğitime devam edilebilmesi ve sürekliliğinin sağlanması için koronavirüs döneminde çok önemli olan aşılar konusunda planların çok gerisinde kalındığına da sözlerinde yer veren Altun, “Çocukların aşılanması ile ilgili geç kalındı. İkinci doz aşılamanın süresi gibi konular da bilinen şeylerdi. Muhtemelen aşı tedariki ile ilgili sıkıntılar yaşandı ve çocuklar geç aşılandı. Sistemi bir açtılar, sonra kapattılar, sonra yeniden tanımlandı. Ekstra gecikmeler oldu.”