GenelGündemHaberlerKeşanTarım

Keşan Ziraat Odası Başkanı Hasan Şen: “Buğdayda konuşulan rakamın karşılık bulacağını düşünmüyorum ancak..”

Trakya’da buğday hasat döneminin henüz başlamadığını belirten Hasan Şen, seçim döneminde buğday fiyatlarının gündeme geldiğini ancak bugüne kadar fiyat belirleme konusunda bir gelişmenin olmadığını kaydetti.

Keşan Ziraat Odası Başkanı Hasan Şen, özellikle seçim döneminde gündeme gelen ve üzerinde çokça konuşulan buğday fiyatları ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Üreticiler cephesinde buğday fiyatı konusunda beklentilerin yüksek olduğunu ifade eden Şen, bu yönlü bir beklentinin oluşmaması gerektiğine vurgu yaparak, şunları söyledi:
“Afaki bir artış olabileceği yönündeki beklentilerin karşılık bulacağını düşünmüyorum. 2021 yılında bölgemizde 1. kalite buğday 3 bin 250 TL/Ton civarındaydı. Üretici, 2022 yılında artan maliyetlerin de etkisiyle buğday üretiminden kaçtı. Buna Türkiye’de yaşanan kuraklık da eklenince, ülke genelinde elde edilen verim, ihtiyacın bir hayli altında kalmıştı. Dolayısıyla geçen yıl üretilen buğday, ihtiyacı karşılamadı ve hükümet yüzde 100 oranında artış yaparak fiyatı açıkladı. Bunun yanı sıra ilk defa, ürünün yanına bir de prim açıklandı.
Bu sezon çiftçilerimizle hasat öncesinde, gerek yaptığımız sohbetlerde, gerekse kamuoyunda konuşulan fiyat söylentilerine baktığımızda; beklentinin 10 – 11 TL aralığında olduğunu görüyoruz.
Bu rakamın gerçekleşeceğine kesinlikle inanmıyorum. Ancak prim desteğinde bir artış yapılabilir.”

“Buğday üretimi beklentisi 20 – 21 milyon ton arası”

Rusya – Ukrayna savaşının ardından yeniden açılan tahıl koridoruyla da ilgili de açıklamalarda bulunan Hasan Şen, şöyle konuştu:
“Bu koridor ile Türkiye’ye müthiş bir buğday girişi oldu. Bu giriş ile birlikte Türkiye’deki fabrikaların depolarında büyük bir buğday stoku oluştu. Bunun yanı sıra hükümet gümrük vergisini artırdı. Ancak bu açıklamanın öncesinde anlaşmalar yapıldığı için buğday girişi devam ediyor. Uzmanlar; Türkiye’de bu yıl nisan ayından sonra düşen yağışlar nedeniyle buğday üretiminin 20 ile 21 milyon ton arasında gerçekleşebileceği belirtiliyor. Bu üretim Türkiye’nin ihtiyacını karşılayan bir miktar.”

“Bu iş sadece rant kapısı olarak görülmemeli”

Son yağışlardan sonra bölgede kuraklığın konuşulmadığını, dolayısıyla bölgedeki verimlerde artış beklendiğini ifade eden Şen; “Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın. Şu an hangi borsaya baksanız, çok iyi kalitedeyse buğday fiyatı geçen yıl ki fiyat olan 7 bin TL/Ton. Dolayısıyla bu konuda biraz gerçekçi olmalıyız. Fiyat beklentisinde; ihtiyaç miktarı ve üretilecek ürün miktarı, stok durumunun yanı sıra, çiftçinin münavebe uygulaması da göz önüne alınmalı. Bu konuda da, bir önceki üretim sezonunda çiftçilerin birçoğu ayçiçeği ekmişti. Dolayısıyla münavebe uygulamasıyla bu sezon buğday ekilişinin arttığını söyleyebiliriz. Hükümetlerin, destek ya da teşvik verecekken, gerçekten bu işi yapacak kişilere bunları vermesi gerektiğini düşünenlerdenim. Bu iş sadece rant kapısı olarak görülmemeli. Üretimi rant kapısı olarak görenler nedeniyle çiftçiden tezgaha kadar giden üründe fahiş fiyat artışı yaşanıyor. Teşvikler üreten insanlara verilmesi gerekiyor.” dedi.

Üretim için teknolojinin de takip edilmesi gerektiğini, dolayısıyla çiftçilerin üretim için sermaye artırımına gitmesi gerektiğini ifade eden Hasan Şen, sözlerini şöyle tamamladı; “Bazı kesim, çiftçinin kullandığı traktörün en son model olduğunu söylüyor. Ancak çiftçi 30-40 yıl önceki traktörler ile üretim yapamaz. Ekonomik ömrünü tamamlayan alet edevatın çiftçiye katkısından çok zararı oluyor. Dolayısıyla teknolojiye ayak uyduramazsak olmuyor.”

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu