Dolu yağışı ile sarsılan çiftçi kara kara düşünüyor! Balcılar: “Maliyetleri artan çiftçinin Tarım Kredi borçları ertelesin”
Şimdiye kadara yüzde 50’si hasat edilen İpsala bölgesindeki çeltik arazilerini hafta başında yağışlı hava ile birlikte gelen dolu yağışı buldu. Bir kaç gün içinde tamamen biçilecek tarlalardaki başakların üzerinde tek bir tane bile ürün kalmadı. Yaklaşık 15 bin dönümlük alanı adeta ezip geçen dolu yağışı sonrasında çiftçi kara kara düşünmeye başladı.
Yağışların bölgede yarattığı tahribat hakkında konuşan İpsala Çeltik Üreticileri Birliği Başkanı Sedat Balcılar, bir yandan artan maliyet diğer yandan da düşen fiyat kıskancınca kalan üzerine bir de doğal afetlerle boğuşan çeltik üreticisinin durumunu anlatırken, “Eğer ekmek parası çıkarabilirsek bu işi yaparız, kalmıyorsa başka mahsullere yöneliriz” dedi.
İki gün üst üste dolu yağdı
Hafta başında yaşanan ve bitkide ürün bırakmayan sert yağışları anlatarak sözlerine başlayan Sedat Balcılar, “12 Ekim gecesi yağan dolu başta Sarıcaali, Balabancık ve Paşaköy olmak üzere bölgede çok yoğun bir hasar yarattı. Yaklaşık 15 bin dekarlık araziyi kül etti. Ardından 13 Ekim gecesi bu sefer de İpsala üzerinde dolu yağışı oldu, o da İpsala bölgesini mahvetti toplamda 20 bin dekar alanda hasar olduğunu düşünüyoruz.” derken net rakamların Tarım İl ve İlçe Müdürlükleri ile bölgeye gelen TARSİM eksperlerinin çalışmaları ardından ulaşılabileceğini söyledi.
“Bu çeltik biçilmez, biçmenin masrafını karşılamaz”
Daha önce de bu şekilde büyük hasarların yaşandığını ancak bu seferki felaketin etki alanının hiç olmadığı kadar geniş çaplı olduğunu ifade eden Balcılar, “Daha önceki dolu zararları bin dönüm gibi sınırlı alanlarda oluşuyordu; ama bu seneki bir felaket. Normalde hasat öncesi tarlalarımız bembeyaz olurdu, taneleri görebilirdiniz; ama şimdi hiçbir şey kalmadı. Normalde bir çeltik başında 120-130 dane olur, şimdi 1-2 tane kalmış. Bu biçilmez bile, biçmenin anlamı yok; biçim parasını çıkarmaz” sözleriyle de çiftçinin zararının çok büyük olduğunu kaydederken, “Dönüm başı zarar 3 bin 500 lira olarak düşünebilirsiniz. 20 bin dekar için siz hesabını yapın”
“TMO alım kriterlerini düşürmeli”
Dolu felaketinden etkilenen çiftçilerin yaklaşık olarak yüzde 75’nin TARSİM’li olmadığını belirten Balcılar, bitkide tane bırakmayan dolu felaketinin yanında bu sene İpsala’daki çeltik hasadının bir başka sorunu olan mantar hastalığına da işaret ederek, “Bölgemizde 210 bin dönüm çeltik var. Bunun yaklaşık yüzde 70’i uzun taneli baldo cinsi. Bir mantari hastalığın bölgemizi çarpması sonucu yaklaşık 100 bin dönüm arazide çok önemli boyutlarda verim kaybı var. Çiftçiler dönümden 350-400 kilo kadar ürün biçtiler, çıkan mal kalitesiz ve piyasa değeri de iyi değil.” diye konuşan Balcılar, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin ürün alım kriterlerinin zarar gören çiftçiler yönünden ele alınarak düşürülmesini talep ettiklerini belirterek, “Bizim buradaki en büyük sorunlarımızdan bir tanesi de TMO’nun 50 ve üzeri randımanlı ürünü alması; ama bu sene bir felaketle karşı karşıyayız. TMO’dan yetkileri ile de alım kriterlerinin daha aşağıya indirilmesi için görüştük.” ifadelerini kullandı.
“Bu işin içinden biz nasıl çıkarız?”
Bu sene hem hastalık , hem de doğal afetler sebebiyle çeltik üreticisinin kara kara düşündüğünü söyleyen Sedat Balcılar, “Ağlayan çiftçiler var, kendi kabuğuna çekildiler ve kara kara düşünüyorlar. Herkesin bankalara ve gübre bayilerine borçları var. Tarladan bir şey alamazsa ne yapacaklar? Ya traktörünü ya da hayvanını satacak ve bir şekilde telafi etmeye çalışacak veya borçlarını öteleyecek.” sözleriyle yüzde 25-30 seviyelerindeki yüksek faizden dolayı mağdur olduklarını dile getirirken, art arda gelen ve bel büken zamlar için ise “TARSİM olmayan alanlarda üretici zaten perişan halde. Üzerimize zam yağıyor. Altın borsası gibi her gün gübre fiyatları da değişiyor. Akaryakıt, elektrik, ilaç ve diğer her şeye zam geliyor ama bizim üreticimizin ürünlerinin fiyatları geçen seneden daha aşağı çekildi. Bu yüzden bizim tarıma devam edebilmemiz için mutlaka bölgenin ‘Afet Bölgesi’ olarak ilan edilmesi lazım. Üreticilerin Ziraat Bankası’na ve Tarım Kredi Kooperatifi’ne olan borçlarının en az bir sene faizsiz ertelenmesi gerekiyor. Sürekli maliyetlerimiz artıyor. Böyle bir şey yok. İlkbaharda kilosunu 4 bin liraya aldığımız gübre bugün 6 bin 800 lira, 2 bin 900 liraya aldığımız üre ise 6 bin 800 lira. Bu işin içinden biz nasıl çıkarız?” dedi.
“Başka mahsullere yöneliriz”
Son olarak gerek zamlanan giderler, gerekse gittikçe düşen gelirler ve doğal afetler ile birlikte giderek zorlaşan çeltik çiftçiliğinden kaçışların olma ihtimalini de gündeme getiren Balcılar, “Sonuç olarak biz de eğer ekmek parası çıkarabilirsek bu işi yaparız, kalmıyorsa başka mahsullere yöneliriz. Kimse bizim boynumuza kement atmıyor çeltik ekmemiz için.” dedi.