GenelSiyaset

CHP’liler gündemi değerlendirdi: “Keşan ve Trakya saldırı altında”

CHP Keşan İlçe Başkanı Recep Pekcan, Enez’den Keşan’da Saros sahillerinin kiralanması için konuştu. MUÇEV’in gidişine sevinirken, EÇEV tarafından verilen kiralama kararının rant uğruna yapıldığını savunan Pekcan, CHP olarak iki öneride bulundu.

“Keşan ve Trakya bölgesi bir saldırı altında”

Sözlerine “Son gelişen olayları hepsine birbirine bağladığımızda, görünen o ki Keşan ve Trakya bölgesi bir saldırı altında.” diyerek başlayan Recep Pekcan, çevrede devam etmekte olan faaliyetleri örnek göstererek şu şekilde konuştu: “FRSU ile ilgili durumu biliyorsunuz. ÇED defalarca iptal edilmesine, imar davasının kazanılmasına rağmen ayladır yürütme durdurulmadığı için inşaat inat sürüyor. Döşenen borular Yerlisu’nun altından çıktı ve Mahmutköy’e kadar gitti. Böylesine yanlış ve zararlı olduğu mahkeme ve bilirkişiler ile ispat edilmiş bir süreç sürüyor.”

“Paşayiğit’te insanlar kandırıldı”

Paşayiğit’te inşaatı bitme noktasına gelen Biyokülte Enerji Santrali gündemi ile devam eden Pekcan, daha önceki konuşmalarını hatırlatarak, tesisin kardan çok zarar getireceğine değinerek, “Termik santralden çok daha zararlı olan bir yapı, değişik gerekçelerle insanlar kandırılarak ve bazı arkadaşlarımızın kafa karışıklığına neden olarak itirazlara rağmen ikinci mecliste geçti. Gerekçe olarak da yeterli araştırmanın yapılmadığı söylendi. İstihdam yaratılacak diye bir takım yalanlar söylendi, Çanakkale Boğaz Köprüsü’nde 5 bin kişi çalışacaktı, ben kimseyi görmedim. FSRU’da da aynı şey oldu yine kimseyi görmedim. Burada da aynı şey olacak, yine kimseyi görmeyeceğiz. Paşayiğit’teki arkadaşlarımız ve mahalleli ile bizler de konuştuk; ama burada olay yalnızca Paşayiğit’le ilgili bir sorun değil. Paşayiğit bizim mahallemiz. Olay Keşan’a yapılıyor. Tutun ki istihdam sağladı, çok uzun bir vadede kansere neden olacak. Doğaya zarar verecek bir şeye evet demek mümkün değildi; ama meclisten geçti. Bu aslında planlı ve programlı bu bölgedeki rantı paylaşım çabası.” şeklinde konuştu.
Aynı olayın sahillerde de sürdüğünü belirten Pekcan MUÇEV ve sahillerin kiralanması örneğini hatırlatarak MUÇEV’in bir vakıf değil, bir şirket olduğunu yineledi ve “Yaşananı gördük” diyerek şu ifadeleri kullandı: “Tellerle çevrildi, bir sürü yapı yapıldı ve legalleştiştirildi. Bir süre bu böyle devam etti MUÇEV burayı terk etti, çünkü rantabl bulmadı. Sonra biz Edirne Çevre Vakfı’na verilecek diye çok sevindik. Halkın kullanımına açılacak, siyasi rant olmayacak diye düşündük; ama böyle gitmiyor.” diyerek sözü CHP Grup Sözcüsü Feridun Tümer’e bıraktı.

“Devlet bundan sonra daha neleri satacak?”

Sözlerine Temmuz 2019’daki mecliste sahillerin kiralanması konulu toplantıyı hatırlatarak başlayan Tümer, “O zamanki meclis öncesi, sonrası ve şu anki söylediklerimizin taamı aynı” diyerek şu ifadeleri kullandı: “Ülkenin limanları, yolları, fabrikaları.. kısacası Cumhuriyet Döneminin tüm birikimleri 19 yıllık bu iktidar zamanında satıldı. Peşkeş çekildi. Bu iş şimdi de derelere ve kumsallara kadar geldi. Hatta ihaleye çıkacak bu yerler içinde denizim içi de var. Biz gün “Kumsallar halkındır, halkın kullanımına açılmalıdır. Keşan Belediyesi burayı alacaksa ücretsiz olarak talep etmeli. İktidarın gücü diyoruz ama; kendi uygun gördüklerini yapıyorlar sadece, ihtiyaç olanı değil. Helvacıoğlu ‘Ben burasını belediye olarak işletemem’ dedi; ama belediye parkomatları ve otoparkı işletiyor. Demek ki işletebiliyormuş; ama zihniyet bu değil. Biz o gün de alınmasın dedik, bugün de talepte bulunduk; talebimiz aynen geçerlidir. Alınabiliyorsa ücretsiz, alınamıyorsa belediyenin bütçesi nispetinde bu yerler değerlendirilmeli. Biz ısrarla diyoruz: Keşan Belediyesi buraya müdahil olmalı, anlaşıldığı kadarıyla iktidarın gücünü kullanarak biz burayı bedavaya alamayacağız. Çevre Koruma’nın başında vali var, da belediye girsin alsın diyor.
Sorgulanması gereken şey bu: ‘Burası niye ihaleye çıkıyor?’ Herkes birbirine vuruyor, aldın-almadın kavgası gidiyor. Bu yerin ihaleye çıkmaması gerekirdi, asıl sorgulanması gereken bu. Devlet bundan sonra daha neleri satacak? Tamam Keşan Belediyesi alsın burasını halka yararlandırmak için alsın. Keşan’ın parası gitsin. Nereye gitsin? Bu talan düzenine gitsin. Yeter artık. Biz gerekli girişimde bulunduk, belediye başkanın da gereğini yapacağını zannediyorum.”

‘Bunlar acaba ne yakacak?’

Sözlerinin devamında Paşayiğit’te yapılan Biyokütle Enerji Tesisi için konuşan Tümer, “Buğday samanının balyası 1 lira 10 kuruştan satılmaya başlandı. Daha tarladayken, biçilmeden. Çeltik balyası için 70 kuruşlar konuşuluyor. Bu balyaları yakacağını söyleyen firma, nereden nasıl ve kaç liraya alacağını açıklamamıştı. Bu saatten sonra zaten hayvanlarımızı beslemek için bile bulamadığımız samanı, yakmak için hiç bulamayacağız. Buradan yetkililere soruyorum: ‘Bunlar acaba ne yakacak?’

“ESTAB proje hazırladı”

Tümer’in sözlerinin ardından sözü tekrar Pekcan aldı. 2019 Temmuz ayındaki belediye meclisinde Mustafa Helvacıoğlu’nun sözlerini meclis tutanağından okuyan Pekcan, sahillerin işletilmesi ile ilgili olarak halk plajlarının hükümete rağmen halka kazandırılmasından yana olduklarını ifade ederek yineledi. “Aynı zamanda bölgenin ücretsiz tahsis edilmesini, olmuyorsa halk plajı modeli ile ihya etme yetkisinin Keşan Belediyesi’nde olması suretiyle kiralanması gerektiğini öngörmekteyiz. Yine aynı yerdeyiz.” diyen Pekcan, şu ifadeleri kullandı: “Biz MUÇEV’den kurtulduk diye sevinirken, EÇEV’e buraların verileceği ortaya çıktı. Dilerse konu ile ilgi açıklamayı ESTAB yapabilir. ESTAB burasının ticari amaç gözetmeden temizlik, bakım, duş gibi hizmetlerini yaparak halkın yararına kullanılması ile ilgili proje hazırladı, bununla ilgili bir ilerleme sağlanmadı.”

İki öneri…

Sözlerinin sonunda ilgililere çağrıda bulunan Recep Pekcan, “Keşan Belediyesi iktidarın gücünü aslında kullanmasına da gerek yok. Olay Edirne’de, bizim valimizde. Burasının ihaleye çıkıp çıkmamasına burada karar verilebilir. Gerekli görüşmeler yapılıp ücretsiz veya sembolik bir ücretle buraları, ticari rant değil halk yararına olacak şekilde Keşan ve Enez Belediyesi istesin. Ben valimiz ve EÇEV Vakfı yöneticilerinin bu konuda duyarlı olacağına inanıyorum.” derken “Eğer bu iş böyle yürümeyecekse o zaman EÇEV’e seslenmek istiyorum. Keşan’da bir çok yatırıma destek veren EÇEV, Edirne sahillerinden rant elde etme peşinde koşmamalı. Bu kadar çok geliri olan EÇEV’in Keşan ve Enez sahilleri ile ilgili nasıl bir haracama yaptığını da merak ediyorum. Talebimizdir, sayın valimiz sahillerin kuran gitmesine izin vermesin. Biz merakla bekliyoruz. En doğru yolu bulacakları konusunda güveniyoruz.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu