Başkan Helvacıoğlu, önce anlattı sonra dinledi
Keşan Belediyesi, Erikli sakinleri ile 22 Temmuz 2020 Çarşamba günü buluşma toplantısı gerçekleştirdi.
Erikli Çay Bahçesi’nde gerçekleştirilen ve saat 21.00’de başlayan toplantıya; Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu, Başkan Yardımcıları Yakup Balcı, Mustafa Altay, Ali Yılmaz, Mahmut Yıldırır, Belediye Meclisi Üyeleri Nehir Gergin, Şafak Uslu, Tarık Uysal, Belediye Birim Amirleri ve Erikli sakinleri katıldı.
Mustafa Helvacıoğlu toplantıyı, Pınar Gültekin‘in vahşice katledilmesini kınayarak, ülkemizde bir daha kadın cinayetini yaşanmamasını dileyerek ve 22 Temmuz 2012 tarihinde Diyarbakır’ın Ergani ilçesinde PKK’lı teröristler tarafından şehit edilen Özel Harekat Polisi Ahmet Can‘ı anarak açtı.
“Normalleşme sürecinde; duran, aksayan ve yavaşlayan hizmetleri birer birer gözden geçiriyoruz”
Toplantıda konuşan Mustafa Helvacıoğlu, “Salgın sebebiyle sosyal mesafeye ve kurallara uyduğunuz için de ayrıca teşekkür ediyorum. Bugün aramıza aracı ve engel koymuyoruz. Bugün herkesi can kulağı ile dinlemeye geldik. Sizlerin sesi duyulsun, taleplerinize çözüm bulunsun ve hizmete hızlı ulaşılsın diye bugün bir aradayız. Bilindiği üzere bir salgın süreci yaşıyoruz. Dünya kabuğuna çekildi, ne ihale yapabildik ne proje hazırlayabildik. Toplantılar, gündemler iptal oldu. 2 kişi bir araya gelemedik. Baba-oğul, ana-kız sarılamadık. Dede-torun aylarca birbirini göremedi. Sizler de evlerinizden çıkamadınız ama bizler hizmet anlamında hiçbir zaman salgını bahane ederek evlerimizde oturmadık. Bu süreçte belediyemizin asıl hizmet, Keşan merkezde yoğunlaştı. Çünkü siz kıymetli sakinlerimiz buralarda değildiniz. Keşan’da 3 ay boyunca halkımızın sağlığı için çabaladık ve Trakya’nın en iyi mücadele eden belediyeleri arasında yer aldık. Sahillerimizin sezon hazırlığı da bu sürece denk geldi. Şimdi yeni normalleşme sürecinde; duran, aksayan ve yavaşlayan hizmetleri birer birer gözden geçiriyoruz.” dedi.
“Hazırlık yapacağımız bahar dönemini, salgın mücadelesi ile geçirdik”
Erikli Sahili Turizm Geliştirme Kooperatifi’nin devrinin geçtiğimiz yıl Ağustos ayında gerçekleştiğini hatırlatan Helvacıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Devir döneminde de; ‘Elimizde sihirli bir değnek yok. Sizden sabır istiyoruz. Sorunları kademeli olarak çözüme ulaştıracağız. Birlikten rahmet doğacak, bu rahmeti de Erikli’ye yansıtacağız. Önümüzdeki dönemde kuralları ve kaideleri işleteceğiz. Kararlı adımlar atacağız.’ demiştik. Sözümüzün arkasındayız; 3 yıl içinde Erikli’nin kaderini değiştireceğiz. Erikli, yayla ve danişment sahilinde sorunlar kademeli olarak çözüme kavuşturulacak. Bundan kimsenin şüphesi olmasın; geçen sezon bizlere ilettiğiniz taleplere duyarsız kalmadık. Bazı şeyleri çok çabuk unutmuşuz; ben siz değerli erikli sakinleri için yaptığımız hizmetleri bir kez daha kısaca hatırlatmak istiyorum. ‘Sorunları ileteceğimiz bir şikayet masası yok’ dediniz; Erikli ve Yayla’da cep belediye hizmet şubelerini kurduk. Yine aynı kapsamda 153 beyaz masayı hayata geçirdik. ‘Zabıta sayısı az’ dediniz; zabıta sayımızı ve sorumluluklarını arttırdık. MOBESE güvenlik kamerası talepleriniz oldu; plaka tanıma özelliği olan 12 adet MOBESE kamerası ile güvenliği arttırdık. Keşan merkezde olduğu gibi sahillerimizde de engelsiz yaşam adımları atmaya devam ediyoruz. Engelsiz plaj konusunda bölgede örnek gösterilen bir çalışmayı sizlerin de desteğiyle hayata geçirdik. Roman vatandaşlarımızın geçmişte bulunduğu yer ve düzensizlik ile ilgili istekleriniz oldu. Biliyorsunuz Mecidiye Sahili’nin Erikli tarafındaki girişinde, deniz kenarında 10’larca çadır vardı. Oradan geçerken ‘Bu görüntü olur mu?’ diyorduk. Onlar; burada günübirlik işleri yapan kardeşlerimiz için daha düzenli yaşayacakları bir alan oluşturduk. Çok çabuk unutuldu ama aslında önemli bir iş başarıldı. Erikli’de kaliteli yaşam için çabalarımız devam ediyor. Sertifikalı ev ve kiralama denetimleri konusunda oldukça yoğun bir şikâyet talebi vardı; Türkiye’de örneği olmayan bir sistemi Erikli’de hayata geçirdik. Bugün itibari ile Erikli ve Yayla’da 100’ün üzerinde evi konaklama standartlarına uygun hale getirerek sertifikalandırdık. Asfaltlama ve taş döşeme ile ilgili taleplerinizi karşılamak üzere yoğun bir program ile çalışıyoruz. Erikli mücavir alanımızda 87 ayrı noktada yaklaşık 6 bin 250 m2 kilit parke taş onarımı yaptık. Sezon sonuna kadar 10 bin m2 kilitli parketaş onarımını tamamlamış olacağız. Yine sadece Erikli’de 100 ton sandık yama çalışmasını tamamladık. İnşallah sezon sonuna kadar 500 ton yama çalışmasını tamamlanmış olacağız. Yine önemli bir şikayet konusu ot ve tırpan konusundaydı. Sezon sonuna kadar da 300 bin m2 alanın daha tırpan çalışmasını tamamlanmış olacağız. En çok şikâyet edilen konuların başında kumlara kurulan çadırlar geliyordu. Kumlara kurulan çadırlar konusunda hiç taviz vermedik; yaklaşık 1 buçuk dönümlük bir alana yeni çadır ve kamp alanı kurduk. Şu anki yapısıyla 120 çadır, 20 karavan kapasiteli olarak hizmet veriyor. İlaçlama konusunda da gelişi güzel değil ciddi bir takvim ile planlı ve programlı bir şekilde hizmet veriyoruz. Bunlara ek olarak; yeni çöp konteynerleri ve yeni konteyner yıkama aracımız ile etkili bir mücadele veriyoruz. Fakat sonuçta bölgemiz bir fanus değil. Mücadele yapılmayan bölgeler sinek konusunda bizlere de olumsuz etkiler oluşturuyor. Bu saydıklarım; geçen yıl sizlerin katılımı ile yaptığımız toplantıda bizlerden taleplerinizdi. Tabi tüm bu çalışmalar ile; Keşan’dan büyük olan sahillerimize eş zamanlı hizmet etmenin çabasını gösteriyoruz. Takdir edersiniz ki; salgın döneminde bu çalışmaları yapamadık. Sahillere hazırlık yapacağımız bahar dönemini, salgın mücadelesi ile geçirdik. Mücadele ederken, kaybettiğimiz zamanı; ekiplerimizle iki kat çalışarak ve zamanı en iyi şekilde kullanarak hizmeti ancak bu günlerde, normal seviyeye getirebildik.”
“Sancılı şekilde büyüyen bir Erikli var karşımızda”
Düzen ve disiplin konusunda yıllardır yapılmayan uygulamaları geçekleştirdiklerini dile getiren Helvacıoğlu; “Kolay değil; 30-40 senedir sancılı şekilde büyüyen bir Erikli var karşımızda. Çarşısıyla, trafiğiyle, suyuyla, sahiliyle, çöpüyle ve yoluyla; kısacası Erikli tüm sorunlarıyla gelişiyor. O yüzden disiplin ve düzen gelmesi gerekiyor dedik. Erikli genelinde yaklaşık 150 kişi ve işletmeye düzen ve disiplin konusunda cezai işlem uyguladık. Yüksek ses ve gürültü, seyyar satıcılar, site yönetimleri ve ev sahiplerinin uyması gereken kurallar, inşaat atıkları, sürücü ve trafik kuralları, ticari firmaların uyması gereken kurallar hususunda kararlılığımızı sürdüreceğiz. Sizlerden de beklentimiz, nasıl şehirlerimizde, evsel atığın dışında konteynerlerin yanına dal, budak, eski ev eşyası atmıyorsak, lütfen burada da bu kurala uyalım. Gürültülü satış yaparak çevreye rahatsızlık veren yaklaşık 20 seyyar satıcıya, ses yayın cihazlı seyyar araçla satış yapan 7 esnafa, yaya kaldırımı üzerine park eden yaklaşık 30 araca, inşaat atık, dal budak ve otlar ile çevreyi kirleten 13 işletme ve kişiye, sahillerdeki yeni uyarı tabelalarımıza rağmen çadırlarını kaldırmayan 20 kişiye kaldırım üzerine satış amaçlı mal ve eşya çıkaran 20 işletmeye belediyenin diğer yasaklarına uymayan 4 işletmeye cezai işlem uyguladık.” şeklinde konuştu.
“Erikli’ye Keşan’daki gibi bir arıtma tesis planlıyoruz”
Erikli’deki arıtma tesisinin faaliyette olduğunu kaydeden Mustafa Helvacıoğlu; “Arıtma tesisimiz çalışıyor fakat ekonomik ömrünü tamamlamış durumda. Kapasitesi 3 bin m3/gün 1989 yılında kurulduğu için günübirlik kurtarma çözümleri ile çalıştırıyoruz. Şu an için her gün yeni bir arıza meydana geliyor. İşletme maliyetleri artıyor ve yenisinin yapılması gerekiyor. İşletme maliyetlerini ortaya koyduğumuzda; yenisinin yapılması daha karlı ve verimli olacaktır. Keşan’daki gibi bir tesis planlıyoruz.” diye söyledi.
“Sahillerde yapı ruhsatını düzenleyemez hale geldik”
Konuşmasının devamında imar konusuna değinen Helvacıoğlu, şöyle dedi: “Mücavir alanlarımızdaki İmar planlarının yürürlüğü neden durdu sorusu çok geliyor. Bölgemizdeki yeni sit alanları, 21.10.2019 tarihli bakanlık olurları ile yeniden belirlenmiştir. SİT alanlarının yeniden belirlenmesine bağlı olarak imar planlarımızın uygulanması da durduruldu. Koruma amaçlı imar planlarının hazırlanması için belediye meclisimiz yetkiyi İller Bankası’na verdi. Kısacası imar planlarının yeniden yapılması işleri hali hazırda devam ediyor. Mücavir alanlarda yapı ruhsatı vermemiz konusunda mücavir alanlardaki imar planlarının hükümsüz hale gelmesi ile birlikte sahillerde yapı ruhsatını düzenleyemez hale geldik. Koruma amaçlı imar planı onaylanıp kesinleşinceye kadar bu durum devam edecek. Sahillerde 15 Haziran-15 Eylül tarihleri arasındaki inşaat yasakları ile ilgili de şunları ifade edeyim; bilindiği üzere, Saros Körfezi 2006 yılında kültür, turizm koruma ve gelişim bölgesi ilan edilmiştir. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yayınladığı genelgeye göre yaz sezonu boyunca inşaat yasağı uygulanmaktadır.”
“MUÇEV yokken de işgaliye yoluyla kumlar kiraya veriliyordu”
Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu, konuşmasının devamında sahillerin MUÇEV tarafından kiralanması konusu hakkında bilgi verdi.
Helvacıoğlu, konuyla ilgili olarak şu ifadelere yer verdi: “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın tüm Türkiye’de uyguladığı bir kiralama yöntemi var. Biz göreve gelmeden önce Çevre ve Şehircilik Bakanlığı kiralama konusundaki kararlılığını ortaya koyup süreci başlatmıştı. Biz belediye olarak ihalesiz bize verilmesi yetkisini kullandırtmak istedik. Sonrasında da kumsalların belediyemiz tarafından kiralanması konusunu Meclisimize getirdik. ‘Bölgemiz insanı buraları işletsin halk kazansın’ dedik. Fakat meclisimiz olmamasını istedi, saygı duyduk. Ama işin bu günlere geleceğini de biliyorduk. ‘Alsın biri bizi ilgilendirmez’ dememeliyiz diye defalarca uyarılarda bulunduk. Bu tutum ‘Halkın çıkarına değildir’ dedik. MUÇEV yokken de işgaliye yoluyla kumlar kiraya veriliyordu. Şezlonglar kumları kaplarken kimsenin sesi çıkmıyordu. Yani; kumları birileri işletiyordu zaten. Şimdi işleticilerin tek adı MUÇEV oldu. İşletenin adı belediye olsun istedik ama sağ olsun meclisimiz <Hayır, olmaz>”dedi.
“Aktarma istasyonu meydanda yok”
Erikli köyü ile Danişment köyü arasındaki ormanlık alana atılan çöpleri bu hafta sonu itibariyle taşımaya başlayacaklarını belirten Mustafa Helvacıoğlu, “Geçen yıl bir çöp kamyonu geliyordu bu yıl iki çöp kamyonu ile Erikli’de hizmet veriyoruz. 1,5 senedir GÜNEKAB tarafından bir çivi çakılmadı. Aktarma istasyonu meydanda yok. Kendi yerlerine bir rampa bile yapamadılar.” dedi.
“Kuyu sayısı aynı kalıyor, nüfus artıyor, yer altı su seviyesinin kuraklıktan dolayı %50 azaldığı ortada”
Konuşmasının sonunda Helvacıoğlu Erikli sahilinde yaşanan su sorununa değindi. Erikli sahilindeki en büyük su kaynağının Koruklu’da bulunan su kuyuları olduğunu ifade eden Mustafa Helvacıoğlu, şunları söyledi: “Kuyuların da beslendiği havza Koruklu Göleti. Gölette su seviyesindeki düşüş nedeniyle kuyularımız da Koruklu Göleti’nden yeteri kadar beslenemiyor. Su kaynakları kapasitesi %50 düşmüş durumda. Dolayısıyla geçen yıla oranla maalesef yarı yarıya bir kayıp söz konusu. Güzelleştirme kooperatifinden aldığımız kuyuların su kapasitesi Erikli su ihtiyacının %25-30?unu bile karşılamıyordu. Geçmiş yıllarda da tankerler su satıyordu. Geçmiş yıllarda da sular tuzluydu. Kuyu sayısı aynı kalıyor, nüfus artıyor, yer altı su seviyesinin kuraklıktan dolayı %50 azaldığı ortada. Bunun adı kuraklık, bu benim elimde değil. Buna yapabileceğimiz bir şey yok.”
Sezon öncesi teknik anlamda önlem ve takviye çalışmalarımızı gerçekleştirdiklerinin altını çizen Helvacıoğlu, “İller Bankası teknik personeli, DSİ teknik personeli ve Keşanlı mühendislerimiz ile yaptığımız çalışmalarda maalesef yakın çevrede takviyeye değecek kadar su bulunamadı. Erikli’nin ortalama 40 bin nüfus ile günlük su ihtiyacı yaklaşık 7 bin ton civarı, mevcutta verebildiğimiz günlük su miktarı ise bin 500 ton. Yani günlük 5 bin 500 ton açığımız var. Öngörümüz zaten bu yıl su olmayacağı yönündeydi; ne pahasına olursa olsun meclisimizde çözüm bulmalıydık. Sezona 4 ay kalmıştı. Hızlı ve pratik çözümleri deneme fırsatı bulmalıydık. Ama Meclisimiz ‘Seneye’ dedi. Gökçetepe’den neden su gelmiyor? DSİ tarafından yapılan içme suyu projesi sadece Gökçetepe köyüne yetecek kadardır. Saniyede maksimum 8 litre su verebilecek kapasitede boru hattı yapılmış. Erikli’nin ihtiyacı ise bunun yaklaşık 10 katı yani saniyede 80 litre. Dolayısıyla Gökçetepe köyünden su gelmesi imkansız. Bu benim değil DSİ’nin raporudur. Mecidiye barajından neden su gelmiyor? Öncelikle Mecidiye barajı projesi henüz tamamlanmadı. Mecidiye barajından su getirilmesi işi halen DSİ tarafından projelendiriliyor. Proje bittikten sonra yatırım programına alınacak, ardından ihalesi yapılacak ve sonrasında yapımına başlanacak. Bu da zaman alacak. Olsa bile; bu projeden Erikli ve Mecidiye sahili için ayrılan su miktarı 360 bin m3. Sadece Erikli’nin 630 bin m3 suya ihtiyacı var. Yani mecidiye projesini yapsak bile, Mecidiye barajından ayrılan su bize yetmiyor. Kaldı ki; bu suyun hem Erikli hem de Mecidiye’ye verilecek olduğunu düşünürsek; bizim yine kendi kaynaklarımızı da kullanmamız gerekecek. Çözüm Kocaali projesi. Kocaali için dersimizi çalıştık. DSİ tarafından Kocaali köyünde tarımsal sulama amaçlı 5 adet kuyu açıldı. Fakat 10 yıldır kullanılmıyor. Kooperatif ile görüşerek protokol yaptık. 5 adet kuyuda saniyede 60 litre kapasiteli su bulduk. İlave açacağımız kuyularla Eriklimizin ihtiyacı olan saniyede 80 litre suyu bulacağız. Projemiz çizilmeye başlandı. Önümüzdeki ay bize teslim edilmiş olacak. Ardından yaklaşık 25 milyon TL’lik bu proje için meclisimizden onay isteyeceğiz. Erikli’nin 30 yıldır bir kültürü var, yıllardır güzelleştirme kooperatifi ile yönetilen Erikli, ortaklık ve imece kültürünün önemini yine ortaya çıkaracak. Ne demek istiyorum; bu işi hep beraber yapacağız.”
“Resmi makbuzu belediyemize getirmeleri halinde, makbuzdaki ton miktarı kadar faturalarından düşülecek”
Mustafa Helvacıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçtiğimiz günlerde 3 tane sondaj çalışması yaptık. 2 tanesinde de sonuca ulaştık. Yeni sondaj çalışmaları sonuçlanana kadar, karaborsayı engelleme adına, Mecidiye Muhtarlığımız ile birlikte, maliyetine su satışı yapıldı. Ama gördük ki; mağduriyeti geçicide olsa giderme çabalarımız görmezden gelinerek kıyamet koparıldı. Ayrıca su satışının da yeni bir şey olmadığını ve geçtiğimiz dönemde 50-150 TL arası satıldığını hatırlatmak isterim. Tankerden aldığım su tekrar su sayacından geçti diyenler, sizlerin huzurunda birim müdürümüze talimatımı veriyorum. Tanker firmasından aldıkları resmi makbuzu belediyemize getirmeleri halinde, makbuzdaki ton miktarı kadar faturalarından düşülecek.”
“Kartlı sayaç sistemi ile %30 indirimli su kullanım imkanı sağlayacağız”
Konuşmasının sonunda su fiyatlarındaki artış ve kartlı sayaçlar ile tuzlu su kullanımı hakkında bilgi veren Helvacıoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Kooperatifin devrinden sonra, Meclisimizce onaylanmış tarifeler yönetmeliği kapsamında mücavir alanlarda uygulanması gereken su tarifesini uyguladık. Tıpkı Yayla mücavir alanımızda olduğu gibi. Enflasyon %12 olmasına rağmen %9’luk bir artış yapıldı. Kartlı sayaç sistemi ile %30 indirimli su kullanım imkanı sağlayacağız. Fatura ve faiz derdi olmayacak, kuyrukta bekleme ve kademeli tarife olmayacak, ev sahibi kiracı anlaşmazlıkları ortadan kalkacak, harcadığınız suyu her an kontrol edebileceksiniz, 3 tona kadar yedek su kredi imkanı olacak ve son olarak kayıp-kaçak uyarısı ile yangın acil durum modu kullanımları sağlayacak. Öncelikle suyun getirilme maliyeti var. Hatırlarsanız diğer yıllarda da tuzlu su problemi yaşanıyordu ve önlem olarak yine su satışları yapılıyordu. Tuzlu su karışan suyu neden veriyorsunuz denebilir. Fakat sonuçta tuzlu su karışmış bile olsa, ‘Suyu verin sifonu çekeyim’ diyen vatandaşlarımız var. Mağduriyet yaşanmaması için suyu vermek zorundayız.”
Yaklaşık 2,5 saat süren toplantı, Belediye Başkanı Helvacıoğlu’nun konuşmasının ardından Erikli sakinlerinden gelen soruların cevaplandırılması ve birim amirleri tarafından teknik konularda bilgi verilmesinin ardından sona erdi.